10. Ceza Dairesi 2019/850 E. , 2019/1162 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığının, 25/01/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonucunda TCK"nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 6545 sayılı Kanun ile değişik 5320 sayılı Kanunun geçici 7/2. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 5 yıl denetime tâbi tutulmasına, 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191/3. maddesi uyarınca 1 yıl denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2014 tarihli ve 2014/137 esas, 2014/478 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/02/2019 tarihli yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık hakkında 19/10/2013 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı 11/02/2014 tarihli iddianame ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2014 tarihli ve 2014/137 esas, 2014/478 sayılı kararı ile TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 6545 sayılı Kanunla değişik 5320 sayılı Kanun’un geçici 7/2. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresi belirlenmesine, ayrıca TCK"nın 191/3. maddesi uyarınca 1 yıl denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın itiraz edilmeksizin kesinleştiği
2- Daha sonra sanığın denetim süresi içinde işlediği iddia edilen “hükümlü veya tutuklunun kaçması” suçundan dolayı mahkûmiyet hükmünün kesinleşmesini müteakip, hükmün açıklanması için mahkemesine ihbarda bulunulması üzerine, Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı kararı ile hüküm açıklanarak sanığın TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
3- Takip eden süreçte bu kez de sanığın denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirdiğinin bildirilmesi üzerine dosya yeniden ele alınarak yapılan değerlendirme sonucunda, Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/01/2018 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı ek kararı ile TCK"nın 191/5. maddesi gereğince “kamu davasının düşürülmesine” karar verildiği ve hükmün yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun"un 191/3. maddesinde yer alan düzenlemenin soruşturma aşamasında haklarında kamu davasının açılmasının ertelenmesine yönelik karar verilen şüphelilere ilişkin olduğu gözetilmeden ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9/3. maddesinde yer alan düzenlemeye aykırı olarak karma uygulama yapılmak suretiyle sanık hakkında 1 yıl denetimli serbestlik
tedbiri uygulanmasına karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2014 tarihli ve 2014/137 esas, 2014/478 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklik sonucunda, "kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak" suçu nedeniyle yürütülen soruşturmalarda, öncelikle TCK’nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilecek, 3. fıkrası uyarınca da erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanacak, ayrıca gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulabilecektir.
Bununla birlikte, 6545 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28/06/2014 tarihinden öncesine ilişkin olarak izlenecek yolu göstermek üzere 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrasında yer alan "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir." şeklindeki düzenleme uyarınca, 28.06.2014 tarih itibarıyla "kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak" suçu nedeniyle hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan sanık hakkında 6545 sayılı Kanunla değişik TCK’nın 191. maddesi çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilecek ve soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısı tarafından verilen denetimli serbestlik ve gerekli görülmesi halinde tedavi kararlarının, kovuşturma aşamasında mahkeme tarafından verilmesi sağlanacaktır. 6545 sayılı Kanun ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin kanun tasarısı gerekçesinde yer alan “Tasarıya geçici madde eklenmek suretiyle, görülmekte olan davalarda 191 inci madde kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi ve ilgili hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanması sağlanmaktadır.” ifadesine nazaran kanun değişikliğinin amacı da bu yöndedir. Bu şekilde, 6545 sayılı Kanun öncesi dönemde soruşturma ve kovuşturma aşamasında hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan kişilere bu hak tanınmış olacaktır. Kişilerin uyuşturucu madde kullanmaktan uzak tutulmaları ve gerekli görülmesi halinde tedavilerinin yapılarak topluma kazandırılmalarına imkan sağlamak amacıyla, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin denetim süresi içinde yasada belirlenen süreler dahilinde denetimli serbestlik ve tedavi gibi yükümlülüklere hükmedilmesi kovuşturmayı yapan mahkemenin yetkisindedir.
Açıklanan nedenlerle, somut olayda mahkemece 6545 sayılı Kanun ile "kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak" suçuna ilişkin yapılan değişiklikler uyarınca sanığın hukuki durumunun değerlendirilip hakkında daha önce soruşturma aşamasında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmediğinden dolayı denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan sanık hakkında TCK’nın 191. maddesi çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra, aynı maddenin 3. fıkrasında düzenlenen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin de uygulanmasına karar verilmesi yasaya uygun olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmemiştir.
Bununla birlikte, sanık hakkında 06/11/2014 tarihli karar ile 6545 sayılı Kanunla değişik 5320 sayılı Kanun’un geçici 7/2. maddesi uyarınca TCK’nın 191. maddesi
kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olması karşısında, bu durumda CMK’nın 231. maddesindeki genel kurallar değil, TCK’nın 191. maddesindeki özel hükümlerin uygulanması gerektiği, buna göre de hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde TCK’nın 191/4. maddesindeki kuralların geçerli olacağı anlaşıldığından, sanığın ancak “kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi veya tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması” hallerinde hüküm açıklanabileceğinden, öncelikle sanığın denetim süresi içinde işlediği iddia edilen “hükümlü veya tutuklunun kaçması” suçu nedeniyle hükmün açıklanmış olması hususunda Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı kararına karşı kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için,
Ayrıca, sanık hakkında 28/02/2017 tarihli kararla hükmün açıklandığı ve bu kararın kesinleşerek infaz aşamasına geçildiği gözetilmeden, sanığın denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirdiğinden bahisle infaz aşamasında kamu davasının düşmesine karar verilmiş olması nedeniyle Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/01/2018 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı ek kararına karşı kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için,
Dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
D) Karar:
Açıklanan nedenlerle;
1- Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanunun 191/3. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2014 tarihli ve 2014/137 esas, 2014/478 sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin REDDİNE,
2- Sanık hakkındaki “hükmün açıklanmasına” dair Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı kararı ile; aynı Mahkemenin “kamu davasının düşürülmesine” dair 25/01/2018 tarihli aynı sayılı ek kararına karşı kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE,
25.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.