10. Hukuk Dairesi 2020/504 E. , 2020/2213 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın konusu kalmadığı anlaşıldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esasdan reddine karar verilmiştir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı 01.06.2016-23.12.2016 tarihleri arasında davalıya ait iş yerinde çalıştığının tespitini talep etti.
II-CEVAP
Davalı Kurum vekili davacının çalışmasını ispatlaması gerektiği, davalı ... Gıda Kuyumculuk...Ltd.Şti. ise sigorta için gerekli olan belgelerin davacıdan istenildiği halde davacının getirmemesi nedeniyle gerekli işlemlerin yapılamadığını, davacının talep ettiği dönemdeki sigortasının yapıldığını iddia ederek, davanın reddini savunmuşlardır.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesi, davanın konusunun kalmadığı anlaşılmakla esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.
B-BAM KARARI
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararını usul ve yasaya uygun bularak istinaf başvurusunun esasdan reddine karar vermiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararının yerinde olmadığı, eksik inceleme ile hüküm kurulduğu, davacının çalışmasını ispatlayamadığı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyanla kararın bozulmasını istemişlerdir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesidir. 506 sayılı Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olması nedeni ile özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanması gerektiği özellikle göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut davada; davacı davalıya ait iş yerinde 01.06.2016-23.12.2016 tarihleri arasında çalıştığının tespitini talep etmiş, mahkemece davacının talep ettiği dönemde sigortasının yapıldığından bahisle davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı iş yeri tarafından davacı adına 01.06.2016 tarihli işe giriş bildirgesi, 23.12.2016 tarihli işten ayrılış bildirgesi verilmiş ise de, hizmet cetvelinin incelenmesinden davalı iş yerinden sigorta bildiriminin olmadığı, 06.05.2016-2016/8 döneminde ... sicil nolu başka bir iş yerinden bildiriminin bulunduğu anlaşılmaktadır.
İnceleme konusu dosyada; talep edilen dönemde davalı iş yerinden yapılmış bir bildirimin bulunmaması karşısında, davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması yerinde değildir. Bu nedenle mahkemece davanın esasına girilerek çalışmanın varlığı ve süresi araştırılmalı, talep edilen dönemde başka iş yerinden yapılan bildirimler incelenmeli, elde edilecek sonuç değerlendirilmek suretiyle hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece yukarıda belirtilen hukuki ve maddi olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esasdan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ :Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk derece Mahkemesine gönderilmesine, 10.03.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.