Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/649
Karar No: 2020/6000
Karar Tarihi: 01.12.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/649 Esas 2020/6000 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı, kadastro sırasında tespit edilen taşınmazın zilyetliği nedeniyle tarla vasfıyla sahiplenerek davacılarla aralarında dava açılmıştır. Mahkeme, çekişmeli taşınmazın müşterek muris tarafından kalan payına davacıların murisinin mirasçıları arasında yapılan taksimi kabul etmemiş ve taşınmazın kök muris mirasçılarına hisseleri oranında paylaştırılması yönünde hüküm kurmuştur. Ancak Yargıtay, müşterek murisin varisleri arasındaki taksimi kabul ederek taşınmazın reddine ve tesciline karar verilmesi gerektiği hüküm sürmüştür. Kararda, taşınmazın uzun süre malik sıfatı ile kullanıldığı ve zilyetliğin sonradan davalıya devredildiği anlaşılmaktadır. Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu madde 634, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 300, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 108.
(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2018/649 E.  ,  2020/6000 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    ...

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Kadastro sırasında ...,... İlçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 65 parsel sayılı 7918,75 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla vasfıyla davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... ve ..., miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, kadastro tespitinin iptali ile murisleri ... mirasçıları adına miras hisseleri oranında tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece, yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 105 ada 65 parsel sayılı taşınmazın kök muris ... mirasçıları adına hiseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın müşterek kök muris ..."tan kaldığı, mirasçılar arasında yapılan taksimin geçerli olmadığı, taşınmazın 1/2 payının ..."e, ondan da kızı ..."a, 1/2 payının ise davacılar ve davalının murisi ..."a kaldığı kabul edilerek taşınmazın kök muris ..."ın mirasçılarına hisseleri oranında paylaştırılması yönünde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Keşif sırasında dinlenen tanık ve yerel bilirkişi beyanlarında müşterek muris ..."ın ölümü ile çocukları ... ve ..."ye kalan taşınmazın, her ikisinin de ölümü ile uzun süre davacıların murisi ... tarafından kullanıldığı. ..."ın ... ile evlenmiş olması nedeniyle ... mirasçısı ..."un bu kullanıma itiraz etmediği, ..."ın 1977 yılında vefat etmesi üzerine mirasçısı (oğlu) ..."ın sağ olmasına rağmen taşınmazı torunu ..."ın kullanmaya devam ettiği ifade edilmiştir. Buna göre, davacıların murisi ..."ın esasen taşınmaz üzerinde eşi ..."dan gelen miras payı oranında hakkının bulunduğu ve ..."ın müşterek muris ..."tan kalan taşınmazı tereke adına kullandığı, sağlığında bütün mal varlığını torunu ..."a bağışladığı ancak zilyetliği devretmediği, ancak muris ..."ın ölümünden sonra çekişme konusu taşınmazın tamamının malik sıfatı ile ... tarafından kullanılmaya başlandığı ve davalı ..."ya devredildiği tarihe kadar ... tarafından kullanılageldiği anlaşılmaktadır. Çekişmeli taşınmaz üzerinde tasarrufta bulunan davacıların murisi ..."ın 1977 yılında ölümünden sonra çekişme konusu taşınmazı kullanmaya başlayan ... murisin ölüm tarihinde babası ..."in hayatta olması nedeniyle müşterek muris ..."ın terekesine göre üçüncü kişi durumunda bulunmakta olup, babası ..."ın 2000 yılında öldüğü göz önüne alındığında taşınmazı 20 yılı aşkın süre ile malik sıfatı ile kullanan ... ve daha sonra taşınmazı satarak zilyetliğini devrettiği davalı ... lehine zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca; davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.12.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi