16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5679 Karar No: 2019/630 Karar Tarihi: 07.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5679 Esas 2019/630 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/5679 E., 2019/630 K. numaralı kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırılması kararlaştırıldı. Sanık müdafiinin gösterdiği duruşma istemi, cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığı gerekçesiyle reddedildi. Yapılan temyiz incelemesi sonucunda, işin esasına geçildi ve yapılan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, kanunda öngörülen suç tipine uyduğu ve yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı belirlendi. Ancak, hükümde infazda tereddüt oluşturacak şekilde TCK 58/7 maddesinin uygulanması, kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle hükmün BOZULMASINA karar verildi. Sanık hakkında TCK 58/9 maddesinin uygulanması gerektiği belirtilerek, hükmün diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunduğundan düzeltme yapılarak onanması kararlaştırıldı. Kanun maddeleri: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1., TCK’nın 62, 53, 58/7-9, 63.
16. Ceza Dairesi 2018/5679 E. , 2019/630 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1., TCK’nın 62, 53, 58/7-9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle; Sanık hakkında tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanık müdafiinin duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Mevcut delil durumu dikkate alındığında Bylock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı getirtilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; ./.. Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında TCK 58/9 maddesinin uygulanmasına karar verilmesi gerekirken ayrıca hükümde infazda tereddüt oluşturacak şekilde TCK 58/7 maddesinin de uygulanmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün tekerrür uygulamasına dair bölümdeki “58/7 nci ve” ibaresinin çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.