Abaküs Yazılım
12. Daire
Esas No: 2021/3002
Karar No: 2022/752
Karar Tarihi: 28.02.2022

Danıştay 12. Daire 2021/3002 Esas 2022/752 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2021/3002 E.  ,  2022/752 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONİKİNCİ DAİRE
    Esas No : 2021/3002
    Karar No : 2022/752

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. ...
    KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Adana ili, ... İlçe Müftülüğünde müezzin-kayyım olarak görev yapmakta iken 31/07/2009 tarihinde kazanılmış hak aylığı 1. derecenin 1. kademesinden ve 2200 ek gösterge üzerinden kendi isteğiyle emekliye ayrılan davacı tarafından; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca kazanılmış hak aylığının 2. derecenin 3. kademesine, ek göstergesinin de 1600'e düşürüldüğünden bahisle, intibakının yeniden değerlendirilerek 1. derecenin 1. kademesinden ve buna karşılık gelen ek gösterge üzerinden emekli aylığının ödenmesi, bunun mümkün olmaması halinde ise eksik sürenin tamamlanması amacıyla emeklilik işlemlerinin iptal edilerek eski görevine iade edilmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 18/06/2012 tarihli işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal hakların hak ediş tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince, daha önce verilen kararın, Danıştay Onikinci Dairesinin 11/03/2020 tarih ve E:2018/6131, K:2020/1995 sayılı kararıyla; "dava konusu işlemin, davacının kazanılmış hak aylığının 1. dereceye yükseltilmesinin mümkün olmaması halinde emeklilik işlemlerinin iptal edilerek eksik sürenin tamamlanması amacıyla eski görevine iade edilmesi istemi yönünden davanın incelenmeksizin reddine" ilişkin kısmının aynen onanması; "dava konusu işlemin davacının kazanılmış hak aylığının 1. dereceye yükseltilmemesi yönünden iptali ile yoksun kalınan parasal hakların başvuru tarihinden geriye doğru 60 gün içindeki ilk uygulama tarihi olan 15/04/2012 tarihinden itibaren davacıya ödenmesine" ilişkin kısımlarının gerekçeli onanması; "15/04/2012 tarihinden önceki dönemde davacının yoksun kaldığı parasal haklarının ödenmesi istemi yönünden davanın süre aşımı nedeniyle reddine ve davacının yoksun kaldığı parasal haklarına yasal faiz hükmedilmemesine" ilişkin kısımlarının bozulması üzerine, bozma kararına uyularak; 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu'nun 117. maddesinde, bu Kanun gereğince çeşitli adlarla ödenecek paralardan, istihkak kesbedildiği tarihlerden itibaren beş yıl sonuna kadar alınmayan veya yazı ile müracaat edilerek aranmayanların Sandık lehine zamanaşımına uğrayacağının kurala bağlandığı; bu düzenlemeye göre, 5434 sayılı Kanun'a göre yapılacak ödemelerin, hak kazanıldığı tarihten itibaren 5 yıllık süre içinde istenebilmesinin mümkün olduğu gerekçesiyle, "davacının emekliye ayrıldığı 31/07/2009 tarihinden itibaren yoksun kaldığı parasal haklarının, her bir maaş ve diğer ödemelerin hak ediş tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine" karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ve 5434 sayılı Kanun'dan doğan alacakların geri ödenmesi halinde faiz işletileceğine dair açık bir hüküm bulunmadığı belirtilerek, Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı belirtilerek, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
    DÜŞÜNCESİ : Daire kararında belirtilen gerekçeyle, faizin başlangıç tarihi yönünden Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesinin dördüncü fıkrasında, Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
    Temyizen incelenen kararda, İdare Mahkemesince bozma kararında belirtilen esaslara uyulduğu anlaşılmış olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri, kararın "davacının emekliye ayrıldığı 31/07/2009 tarihinden itibaren yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine" ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    Mahkeme kararının, davacının yoksun kaldığı maaş ve diğer ödemelere hak ediş tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine ilişkin kısmına gelince;
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun, 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştayın kararı düzelterek onayacağı kuralına yer verilmiştir.
    Anılan Kanun maddesinin gerekçesinde; temyiz incelemesinde sadece maddi hatalarda değil, aynı zamanda yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıkların da düzelterek onama kararı verilmesinin sağlandığı, uygulamada, vekâlet ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozma kararları verildiği, bunun mahkeme tarafından tekrar karara bağlandığı ve yine bu kararlara karşı yeniden kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle hem zaman hem de emek kaybına neden olunduğunun görüldüğü, bu suretle esasa etkili olmayan konularda Danıştayın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.
    Bir idari işlem veya eylem nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan davalarda, uygulanacak yasal faizin başlangıç tarihi olarak; idareye başvuru varsa başvuru tarihinin, başvuru yoksa davanın açıldığı tarihin esas alınması gerektiği hususu, Danıştay içtihatlarıyla istikrar kazanmıştır.
    Buna karşın, temyize konu kararda, davacının emekliye ayrıldığı 31/07/2009 tarihinden itibaren tazminine hükmedilen parasal haklarının yasal faizinin başlangıç tarihi olarak, davacının idareye başvuruda bulunduğu tarihin esas alınması gerekirken, her bir maaş ve diğer ödemelerin hak ediş tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi yönünde hüküm kurulmuştur.
    Ancak, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, temyize konu Mahkeme kararının hüküm fıkrasında yer alan "...davacının emekliye ayrıldığı 31/07/2009 tarihinden itibaren yoksun kaldığı parasal haklarının, her bir maaş ve diğer ödemelerin hak ediş tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine..." ibaresinin, "...davacının emekliye ayrıldığı 31/07/2009 tarihinden itibaren yoksun kaldığı parasal haklarının, idareye başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine..." şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
    2. Davacının emekliye ayrıldığı 31/07/2009 tarihinden itibaren yoksun kaldığı parasal haklarının hak ediş tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, yukarıda belirtilen şekilde düzeltilerek ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
    5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi