13. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3836 Karar No: 2018/8401 Karar Tarihi: 26.09.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/3836 Esas 2018/8401 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2016/3836 E. , 2018/8401 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca, davalı-... avukatınca, davalı-... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalılardan ..."nin 10.11.1998 tarihinde tüketici kredisi kullandığını, diğer davalıların da müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını, kredinin geri ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini bildirerek işleyen faiz ve ferileri ile 41.576,56TL alacağının faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2.415,18 TL"nin dava tarihinden %108,86 temerrüt faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, tüketici kredisinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davacı tarafın delil olarak dosyaya bildirdiği ve Banka personelince hayali hesaplar açıldığı ve daha sonra bu hesapların kapatıldığı, bu sebeple haklarında dava açılarak ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/320 esasında yargılandıkları dairemize gelen benzer dosyalardan da anlaşılmaktadır. Dava konusu alacağa esas tüketici sözleşmesinin bahsedilen şekilde banka personelince hayali olarak açılan bir hesaba dayanıp dayanmadığı, davalıların borçluluk sıfatları bakımından belirleyici olup bu bakımından ceza dosyasının incelenmesi gerekir. Hukuk hakimi, ceza mahkemesinin beraat hükmü ile bağlı değil ise de maddi vakıaların tespiti açısından karar bağlayıcıdır. Bu nedenle davacı tarafın delil olarak dayandığı ceza dosyası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamda gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenle kararın temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 35,00 TL harcın davacıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.