15. Hukuk Dairesi 2014/5067 E. , 2015/2909 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, bakiye iş bedelinin tahsili için yürütülen icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili istemine, karşı dava ise sözleşmeye uygun olarak işin teslim edilmemesi nedeniyle doğan zarar nedeniyle tazminat istemine ilişkin olup, mahkemenin; dava ve karşı davanın reddine dair kararı taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı karşı davacının tüm, davacı karşı davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı karşı davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davacı, fuar standının hazırlanması işinin yapılıp teslim edildiği halde 35.400,00 TL olarak fatura kesilen bedelin ödenmediği ve ... İcra Müdürlüğü"nün 2012/6144 Esas sayılı dosyası ile yapılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiş, davalı karşı davacı standın teslim edilmemesi nedeniyle fuarın ilk günü standın açılamadığını ve fuarın ana sponsoru olarak prestij kaybına uğrayıp zarar gördüklerini belirterek davanın reddine ve 30.000,00 TL tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiş, mahkemece; stant kurulmuş ise de eksiklikleri bulunduğu, sözleşmeye uygun olarak kurulmadığı, sözleşme hükümlerine göre bedel talep edilemeyeceği, eksiklikler bulunsa da stant kurulmuş olduğundan sözleşmenin feshi nedeniyle tazminat talebinin yerinde olmadığı belirtilerek dava ve karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki 12.04.2011 tarihli sözleşme ve ekindeki stand kiralama formuna göre davacı karşı davalı yükleniciye 30.04.2012 tarihli iş sahibi ile dava dışı organizatör şirket temsilcisinin tutanağına göre kurulumu yapılan stantın bir takım eksik ve kusuru olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşmenin 3/2. maddesi gereği, davacı karşı davalının iş bedeli istemeyeceğinden bahisle dava reddedilmişse de yüklenicinin imalât yapmış olmasına rağmen hiçbir bedele hak kazanamayacağı şeklindeki bu düzenleme ahlak ve adaba aykırı olup sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nın 20. maddesine göre batıldır. Batıl olan sözleşme hükmü esas alınarak davanın reddi doğru olmamıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, sözleşme stant kurulumuna ilişkin olmasına göre eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup davanın çözümlenmesinde uygulanması gereken hükümler, mülga 818 sayılı BK"nın 355 ve devamı maddeleridir. Eser sözleşmesinde ayıba dair hükümler, 818 sayılı BK"nın 359-363 maddeleri arasında düzenlenmiştir. 818 sayılı BK"nın 360. maddesi ayıbı işin kusurlu olması veya sözleşmeye aykırı bulunması olarak tanımlamıştır. Ayıp, imal edilen bir eserde veya malda, sözleşme ve ekleri ile iş sahibinin beklediği amaca ve dürüstlük kurallarına göre bulunması gereken vasıfların bulunmaması, bulunmaması gereken vasıfların ise bulunmasıdır. Şayet, imal edilen eserde ayıp varsa, iş sahibi tarafından süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulması şartıyla sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu"nun 360. maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabilir. Bu hakkın kullanması için iş sahibi tarafından ayrı bir dava açılabileceği gibi, yüklenici tarafından aleyhine açılmış olan bir davada da bu hususu def"i olarak ileri sürebilir. 360. maddeye göre iş sahibinin seçimlik hakları sözleşmeden dönme, bedelden indirim yapılmasını veya ayıbın giderilmesini talep etme haklarıdır. Eserin iş sahibinin kullanamayacağı derecede ayıplı olması veya hakkaniyet kaideleri gereği eseri kabul etmesinin iş sahibinden beklenememesi veya eserin sözleşmede açıkça kararlaştırılan nitelikleri taşımaması halinde iş sahibi eseri kabulden kaçınarak sözleşmeden dönebilir. Eserdeki ayıpların eserin reddini gerektirecek nitelikte önemli olmaması halinde ise diğer seçimlik hakların kullanılması gerekir. Diğer taraftan ayıbın varlığını ihbar şekil koşuluna bağlı olmayıp tanık dahil her türlü delille kanıtlanabilir.
Somut olayda eserin eksik ve kusurlarıyla kabul edilip fuarda kullanıldığı anlaşıldığından davalının bedelde indirim isteyebileceği kabul edilmelidir. Bu durumda mahkemece yapılması gereken; sözleşme götürü bedel olduğundan davacı yüklenicinin teslim ettiği işteki eksik ve kusurlar dikkate alınarak 12.04.2011 tarihli kiralama formuna göre gerçekleştirdiği imalâtın fiziki oranı tespit ettirilip bu oranın götürü bedele uygulanmak suretiyle hakedilen iş bedelinin hesaplanması ve asıl davanın buna göre sonuçlandırılması gerekir. (15. HD"nin 03.07.2001 gün ve 2001 2880-3661 E.K. sayılı kararı).
Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı karşı davacının tüm, davacı karşı davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden davacı karşı davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı-k.davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-k.davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 28.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.