15. Ceza Dairesi Esas No: 2018/7411 Karar No: 2020/7284 Karar Tarihi: 01.07.2020
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/7411 Esas 2020/7284 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların dolandırıcılık suçu işledikleri iddiasıyla Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandıkları belirtilen kararda, sanıkların ellerinde bulunan altınları bozduramadıkları için bir mağdura numune altın verdikleri ve ardından mağdurdan 40.000 TL para aldıkları ve ortadan kayboldukları ifade edildi. Dosyanın uzlaşma bürosuna tevdi edildiği ancak uzlaşmanın sağlanamadığı belirtilerek, sanıkların suçun işlendiği sabit görüldü. Sanık ...'ın tekerrüre dayalı ceza hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ise infaz aşamasında göz önünde bulundurulacağı belirtilen kararda, sanık ...'ın müştekinin gerçeğe aykırı soyut ifadesi nedeniyle, sanık ...'ın katılan tarafından teşhis edilmemesi, sanık ...'ın beyanının delil olarak yeterli olmaması ve sanık ...'ın suç kastı bulunmadığı gerekçesiyle beraatine karar verildiği ifade edildi. Kararın gerekçesi olarak TCK'nın 157, 52/2, 52/4, 53, 58 ve 62 maddeleri gösterildi.
Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar ..., ..., ..., ...ve sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanıklara atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaşma bürosuna tevdii edildiği ancak; uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede; Sanıkların ellerinde yüklü miktarda altın olduğu ancak bozduramadıklarını katılana söyleyerek katılana numune altın verdikleri, bunun üzerine katılanın 40.000,00 TL parayı götürüp verdiği ve sanıkların ortadan kaybolduğu bu suretle sanıkların dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanıkların savunması, katılan beyanları ile tüm dosya kapsamına göre suçun sanıklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanık ...’ın tekerrüre esas alınan konut dokunulmazlığını bozma suçunun 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; tekerrüre esas alınan ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ..."ın müştekinin gerçeğe aykırı soyut ifadesi ile karar verildiğine, sanık ..."ın katılanın kendisini teşhis etmediği, sanık ..."in beyanı dışında delil olmadığına, sanık ..."ın suçu ikrar ettiği ancak suç kastının olmadığı beraatine karar verilmesi gerektiğine, sanık ... müdafii’nin hukuki ihtilaf olduğu ve sanık ...’ın gerekçe içermeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükümlerin ONANMASINA, 01/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.