15. Ceza Dairesi 2018/2530 E. , 2020/7283 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında;
1- TCK"nın 158/1-d, 35, 39, 52, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet ( sanıklar hakkında ayrı ayrı)
2- TCK"nın 204/1, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet ( sanıklar hakkında ayrı ayrı)
Sanık ... Hakkında;
1- TCK"nın 204/1-3, 43, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
2- TCK"nın 158/1-f, 52 ,53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükümleri, sanıklar ... ve ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ...’ın katılan ...’in banka hesabında 67.000 dolar bulunduğunu tespit etmesi üzerine, temyiz dışı sanık Av....e vekalet vererek katılan aleyhine ilamsız takip başlatıp, ödeme emri tebligatını katılanı tanımayan diğer sanıklar Sevgi ve ...’un kabul etmesi suretiyle takibi kesinleştirdikleri, haciz için bankaya yazı gönderildiği ancak sanık ...’ın temyiz dışı sanık ... ile birlikte, katılan adına çıkarttıkları sahte vekaletname ile ... şubesinden parayı çektiklerinin iddia edildiği somut olayda,
1) Sanıklar ... ve ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanıkların üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nevi itibariyle, TCK"nın 204/1, 66/1-e ve 67/4 maddelerine göre hesaplanan 12 yıllık dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 02/10/2006 ile inceleme tarihleri arasında 02/10/2018 tarihinde dolduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün
BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2- Sanıklar ... ve ... hakkında nitelikli dolandırıcılık, sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanıkların savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamından; sanıkların üzerine atılı resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarının sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ve sanıklar müdafiinin şüpheden sanık yararlanması gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanık savunması, katılan beyanı ile dosya kapsamına göre mahkemenin mahkumiyet kararına ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin TCK"nın 158/1-f-son maddesi gereğince temel ceza belirlenirken doğrudan haksız elde olunan yararın iki katının esas alınması suretiyle yazılı şekilde uygulama yapılması,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkralarından adli para cezasına ilişkin ilgili terimler çıkartılarak yerine sırasıyla "10.088 gün", "201.760,00 TL", ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/07/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.