Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmazın arazi niteliğinde kabulü doğrudur. Bu nedenle davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı vekilinin temyizine gelince; 1)Dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda yazılı özelliklerine göre objektif değer artırıcı unsur oranının % 150 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük oranda kabulüyle, kamulaştırmasız el atma bedeline hükmedilmesi, 2- Dava konu taşınmaza dava tarihi olan 2014 yılı esas alınmak suretiyle İlçe Tarım Müdürlüğü verilerine göre değer biçilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden, 2013 yılı resmi verileri esas alınıp bulunan m² birim fiyatı belirlenerek taşınmaza değer biçen bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması, 3- Dava konu taşınmaza 04.11.1983 tarihinden sonra kamulaştırmasız el atılmış olduğundan, davacı yararına nisbi vekalet ücretine hükmedilmemesi, Doğru görülmemiştir. Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, davalı idare harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, 17/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.