4. Hukuk Dairesi 2021/3563 E. , 2021/3382 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkındaki Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 06/02/2019 tarih 2019/İHK-504 sayılı kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili 10.06.2012 tarihinde ..."nün yönetimindeki ... plakalı aracı ile Çorum-Kırıkkale istikametine seyrederken önündeki aracı geçmek isterken Kırıkkale istikametinden Çorum istikametine seyreden sürücü ... yönetimindeki ... plakalı araca çarparak savrulduğu esnada arkasından aynı istikamette seyreden sürücü ... yönetimindeki kamyonetin savrulan otomobile tekrar çarpması sonucu çok taraflı yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin ağır yaralandığını, sigorta şirketine %8 oranında malul olduğunu bildiren Cumhuriyet Üniversitesinden alınan rapor ile başvuru yapıldığını ancak kaza ile illiyet bağının bulunduğu yeni rapor alınmasının istendiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden işleyecek temerrüt faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah ile talebini 65.083,00 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, başvurunun kabulü ile 65.083,00 TL maluliyet tazminatının 25.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketinden tahsili ile başvuran tarafa ödenmesine,
karar verilmiş; bu karara davalı vekili, İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından itirazın reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01.09.2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine,01.06.2015 tarihinden sonra da Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda, Hakem Heyetince hükme esas alınan Cumhuriyet Üniversitesi Adli Tıp Anabilm Dalı ndan alınan 22.08.2017 tarihli raporda davacının Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine göre özür oranının %8 olduğu belirlenmiş ise de; kaza tarihi olan 10.06.2012 itibari ile Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik yürürlüktedir. Mahkemece yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre maluliyet raporu alınarak, (davalının kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla) maluliyet oranının değişmesi halinde yeniden aktüerya hesabı yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
Kabule göre ise 21.12.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan AAÜT’nin Tahkimde ve Sigorta Tahkim Komisyonunda Ücret madde 17"ye göre “Hakem önünde yapılan hertürlü hukuki yardımlarda bu tarife hükümleri uygulanır. Sigorta Tahkim Komisyonu’nca tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde Asliye Mahkemeleri için öngörülen ücreti esas almak ve 03.06.2007 tarihli 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu"nundaki beşte birlik orana uyulmak kaydı ile, tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmedilir. Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.” hükmüne göre Sigorta Tahkim Komisyonuna intikal eden hakem dosyalarında taraflar bakımından uygulanacak vekalet ücreti tarifesi belirlenmiştir. Ayrıca 19.01.2016 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 29598 sayılı Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 6/son maddesine göre, takdir edilmesi gereken vekalet ücreti AAÜT’ye göre Asliye Mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekalet ücretinin 1/5"i ancak hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmesi gerekmektedir.
Somut olayda Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nce, AAÜT uyarınca hesaplanan nispi vekalet ücreti takdir edilmiştir.
Yukarıda açıklanan ilkelere göre davacı yararına hükmedilmesi gereken vekalet ücreti AAÜT’ne göre Asliye Mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekalet ücretinin 1/5"i olması gerekirken vekalet ücretinin tamamına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 21/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.