Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2018/7511
Karar No: 2022/2277
Karar Tarihi: 01.03.2022

Danıştay 6. Daire 2018/7511 Esas 2022/2277 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2018/7511 E.  ,  2022/2277 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2018/7511
    Karar No : 2022/2277

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Gaziantep İli, Şahinbey İlçesi, ... Mahallesi, ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... sayılı paftalarına ilişkin olarak ... tarih ve ... sayılı belediye meclisi kararıyla onaylanan 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planının, Gaziantep İli, Şahinbey İlçesi, ... Mahallesi, ... Mevkii, ... ada, ... parsel sayılı taşınmaza ilişkin kısmının yanı sıra tamamının iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:..., sayılı kararda; dosyadaki bilgi ve belgeler ile yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinden; uyuşmazlığa konu alana ilişkin olarak dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planında kabul edilen hakim arazi kullanım kararlarının, dava konusu edilmeyen ve alt ölçekli planlar için bağlayıcı etkisi bulunan üst ölçekli plan olan 1/25000 ölçekli revizyon nazım imar planına uygun olduğu anlaşıldığından dava konusu 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İdari Dava Dairesince verilen kararda; dava konusu edilen işlem ile kabul edilen 1/5000 ölçekli revizyon İmar planında davacıya ait olan ... ada, ... sayılı parsel ile birlikte toplam 49,2 hektarın BHA(belediye hizmet alanı) olarak planlandığı, toplam belediye hizmet alanlarının yaklaşık 29.3 (%60'ı) hektarlık bir kısmının ise gölet etrafında tasarlandığı, yaklaşık 280.000 ile 560.000 kişi arasında bir kişiye hizmet sunabilecek büyüklükte bir alan planlanmasına karşın bu alanın hangi işleve yönelik olarak tasarlandığının planda belirtilmediği, toplam planlama alanının %3.5'lık kısmını oluşturan ve 49.2 hektar büyüklüğündeki bir alanın hangi işleve yönelik olarak tasarlandığının belirtilmemiş olmasının şehircilik ilkeleri ve planlama esasları açısından uygun olmadığı, öte yandan dava konusu plan ile üretilen sosyal ve teknik altyapı alanlarının taşıma kapasitesi değerlendirildiğinde sosyal ve kültürel tesis alanları açısından aşırı bir üretimde bulunulduğu, bu nedenle özel mülkiyet haklarına işlevsiz bir kontrol uyguladığı, bu durumun da plan kapsamında yapılacak kamusal hizmet yatırımlarının da verimsiz kullanılmasına sebep olacağı ve kamu yararına aykırı bir sonuç ortaya çıkaracağı, ayrıca, toplamda 49.2 hektar taşınmaz "belediye hizmet alanında" gösterilmiş ise de, bu ifadenin planlama teknikleri açısından geçerli ve yeterli bir ifade biçimi olmadığı, bu ifadenin belediye alanında kesin kullanım türünün belirlenebilmesinin, planlama ilkeleri yönünden önerildikleri konumlara uygun olup olmadıklarının denetimini engellediği, ayrıca eksik ve yetersiz bir anlatım getirdiği, dolayısıyla planlama esaslarına aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun kabulüne, davanın reddi yolunda İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    MADDİ OLAY :
    Gaziantep İli, Şahinbey İlçesi, ... Mahallesi, ...-...-...-... pafta,... ada, ... sayılı davacıya ait parseli kapsayan alanın, mevcut durumda düşük ve çok düşük yoğunluklu konut alanı, turizm tesis alanı, sosyal donatı alanları ve açık-yeşil alanlar olarak belirlendiği, 2000'li yılların başında rezerv konut bölgesi olarak planlanan bölgenin günümüzde güncelliğini ve uygulanabilirliğini kaybettiği ve plansız, kaçak yapılaşmanın yoğun baskısı altında kaldığı, kentin batısında son dönemlerde güncel, sürdürülebilir, modern yaklaşımlarla planlaması yapılan İbrahimli II ve Yamaçtepe konut bölgelerinin bu bölgedeki dinamizmi arttırarak alternatif odak bölgesi haline getirdiği; arıtma tesisinden başlayarak Alleben Göletine kadar uzanan 100. Yıl Atatürk Kültür Parkının, Çevre Yolu ile Gölet arasındaki bölümünün uygulamasının yapılarak Gölet ile bütünleşecek nitelikte kentsel yaşama kazandırılması, bölgenin çevresindeki mevcut planlara uygun şekilde güncel, sürdürülebilir, modern planlama yaklaşımlarıyla yeniden düzenlenmesi amacıyla hazırlanan nazım imar planı revizyonunun (1/25000 ve 1/5000 ölçekli) ... tarih ve ... sayılı Gaziantep Büyükşehir Belediye Meclisi kararıyla kabul edilmesi üzerine, davacı tarafından 1/5000 ölçekli revizyon nazım imar planına karşı bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    3194 sayılı İmar Kanununun 5. maddesinde: “Nazım İmar Planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plan olarak, uygulama imar planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmış, anılan Kanunun “Planların hazırlanması ve yürürlüğe konulması” başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde ise: “İmar planları; nazım imar planı ve uygulama imar planlarından meydana gelir. Mevcut ise bölge ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye Meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde bir ay süre ile ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye Başkanlığınca belediye meclisince gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar.” hükümleri yer almıştır.
    04.06.2014 tarihli ve 29030 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin "Mekânsal kullanım tanımları ve esasları" başlıklı 5.maddesinin (a) bendinde ise; "belediye hizmet alanı: belediyelerin görev ve sorumlulukları kapsamındaki hizmetlerinin götürülebilmesi için gerekli itfaiye, acil yardım ve kurtarma, ulaşıma yönelik transfer istasyonu, araç ve makine parkı, bakım ve ikmal istasyonu, garaj ve triyaj alanları, belediye depoları, asfalt tesisi, atık işleme tesisi, zabıta birimleri, mezbaha, ekmek üretim tesisi, pazar yeri, idari, sosyal ve kültürel merkez gibi mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçları karşılamak üzere kurulan tesisler ile sermayesinin yarıdan fazlası belediyeye ait olan şirketlerin sahip olduğu tesislerin yapılabileceği alanlar" olarak tanımlanmıştır.
    Öte yandan, Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin "Mekânsal kullanım tanımları ve esasları" başlıklı 5. maddesinin (a) bendinde ise; "belediye hizmet alanı: belediyelerin görev ve sorumlulukları kapsamındaki hizmetlerinin götürülebilmesi için gerekli itfaiye, acil yardım ve kurtarma, ulaşıma yönelik transfer istasyonu, araç ve makine parkı, bakım ve ikmal istasyonu, garaj ve triyaj alanları, belediye depoları, asfalt tesisi, atık işleme tesisi, zabıta birimleri, mezbaha, ekmek üretim tesisi, pazar yeri, idari, sosyal ve kültürel merkez gibi mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçları karşılamak üzere kurulan tesisler ile sermayesinin yarıdan fazlası belediyeye ait olan şirketlerin sahip olduğu tesislerin yapılabileceği alanlar" olarak tanımlanmıştır.
    Aynı Yönetmeliğin "nazım imar planı" başlıklı 23. maddesinin 1. fıkrasında, nazım imar planında karar düzeyi ve içerikleri bakımından, uygulama imar planındaki detay kararlar alınmaması esas olup, uygulamaya dönük kararların uygulama imar planlarında belirleneceği belirtildikten sonra, "Uygulama imar planı" başlıklı 24. maddesinin 9. fıkrasında, nazım imar planlarında karma kullanım olarak belirlenen fonksiyonların, uygulama imar planlarında ayrıştırılmasının esas olduğu öngörülmüş, Yönetmeliğinin "Uygulama imar planı" başlıklı 24. maddesinin 4. fıkrasında ise, uygulama imar planlarında yapılaşma koşullarına ilişkin olarak; ayrık, bitişik, blok yapı nizamı ile Taban Alanı Kat Sayısı (TAKS), Kat Alanları Kat Sayısı (KAKS), emsal, bina yüksekliği, yapı yaklaşma mesafelerinin belirlenmesi gerektiği, 10. fıkrasında ise, uygulama imar planlarının hazırlanması sürecinde, aşağıda genel başlıklar halinde belirtilen konularda ilgili kurum ve kuruluşlardan veriler elde edildikten sonra bu veriler kapsamında; a) Nazım imar planı kararlarının analizi, b) Planlama alanının sınırları, c) Mevcut yapı yoğunluğu ve doku analizi, ç) Yapı adalarının ve yapıların konumu ve özellikleri, d) Yapılaşma ve yaklaşma mesafeleri, e) Mevcut nüfus yoğunluğu ve dağılımı, f) Sosyal altyapı tesisleri, g) Teknik altyapı tesisleri, ğ) Mülkiyet yapısı ve kamu mülkiyetindeki alanlar, h) Tescilli eser, anıt vb. tarihi ve kültürel varlıklar, ı) Hizmetlere erişilebilirlik, i) Afet tehlikelerinin dikkate alındığı yerleşime uygunluk durumunu belirlemeye yönelik jeolojik etütler, j) Topografya, eğim vb. Eşikler, k) Göl, baraj, akarsu, taşkın alanı, yeraltı ve yüzeysel su kaynakları vb. hidrolojik, hidrojelojik yapı, l) Ulaşım sistemi ve kademelenmesi, durak-istasyon noktaları, m) Trafik düzeni ve güvenliği, yollar ve kavşaklar ile ilgili ilkeler, yapı ve tesislerden karayoluna geçiş yolu bağlantısı yapılabilecek kesimler, n) Yaya bölgeleri, yaya ve bisiklet yolları, o) Otopark kapasitesi ve dağılımı, ö) Açık ve kapalı alan kullanımları ve ilişkileri, p) Toplanma alanları, r) Hizmet alanlarının yer seçimi ve büyüklüğü, s) Kentsel tasarım projesi yapılacak alanlar ve ilkeleri, ş) Ulaşım güzergahları, t) Havalimanı, liman ve iskeleler, u) Gar ve istasyon alanları, ü) Lojistik alanlara ilişkin analiz ve araştırmaların yapılacağı kuralına yer verilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planının, belediye hizmet alanının hangi işleve yönelik olarak tasarlandığının planda belirtilmediği, sosyal ve kültürel tesis alanları açısında aşırı bir üretimde bulunulduğu, bu nedenle özel mülkiyet haklarına işlevsiz bir kontrol uyguladığı, BHA gösteriminin planlama teknikleri açısından geçerli ve yeterli bir ifade biçimi olmadığı, bu ifadenin belediye alanında kesin kullanım türünün belirlenebilmesinin, planlama ilkeleri yönünden önerildikleri konumlara uygun olup olmadıklarının denetimini engellediği, ayrıca eksik ve yetersiz bir anlatım getirdiği gerekçeleriyle iptaline karar verilmiştir.
    Gaziantep ilinin coğrafi olarak aşırı bir göç alan ve nüfusu her geçen gün artan bir kent olduğu bilinmektedir. Bu haliyle, gittikçe artan nüfusa hizmet sunabilmek amacıyla sosyal ve teknik altyapı alanları ile belediye hizmet alanı büyüklüğünün belirlenmesinde hizmet gerekleri ve ihtiyaçlar doğrultusunda davalı idarenin takdir yetkisi olduğu açıktır. Kaldı ki, imar planlarından sonra yapılacak parselasyon işlemi ile parsel maliklerine imar parseli verileceğinden parsel malikleri yönünden mülkiyet kaybından söz edilmesi olanaklı değildir.
    Bununla birlikte, yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, mekansal alanlar için öngörülen her kullanım kararının, 1/5000 ölçekli nazım imar planlarında detaylı olarak düzenlenmesi zorunluluğunun bulunmadığı, ancak gerek uygulama işlemlerine dayanak teşkil etmesi, gerekse ölçeği itibari ile elverişliliği nedeni ile, mekansal alan kullanımının somutlaştırılması ve detaylandırılması görevinin 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarına bırakıldığı sonucuna varılmaktadır.
    Bu tespit ve değerlendirmeler ışığında "belediye hizmet alanı kullanımı" irdelendiğinde; 1/5000 ölçekli nazım imar planlarında, mekansal kullanımın "belediye hizmet alanı" olarak gösterilmesinin yeterli olduğunun kabulü gerekmekle birlikte, ulaşım yükü, nüfus ve yapı yoğunluğu başta olmak üzere planlama alanına birbirinden çok farklı etkileri bulunan ve yukarıda yer verilen tanımında örnekleme yoluyla sayılan tesisleri, bir bütün olarak kapsayan "belediye hizmet alanı" gösterimi, uygulama imar planı ölçeğinde tek başına yeterli olamamakta, bu gösterim altında hangi belediye faaliyetinin icra edileceğinin belirtilmesi suretiyle kesin kullanım türünün gerek uygulama işlemlerine dayanak oluşturacak ölçüde, gerekse hukuki ihtilaf halinde yargısal incelemeye elverecek açıklıkta somut olarak gösterilmesi zorunluluk arz etmektedir.
    Buna göre, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planlarının plan notlarında ve açıklama raporunda belediye hizmet alanı olarak belirlenen yerde belediye hizmetlerine ilişkin hangi fonksiyonun verildiğine dair somutlaştırmanın 1/5000 ölçekli nazım imar planında doldurulmasının zorunluluk arz etmediğinden Bölge İdare Mahkemesinin ilgili gerekçesi yerinde görülmemiştir.
    Bu itibarla, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu nazım imar planını kusurlandıracak başka bir tespite yer verilmediğinden yukarıda anılan gerekçelerle birlikte davanın reddi gerekirken dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında isabet bulunmamaktadır.
    Öte yandan, davacı tarafından, kendi taşınmazı dışında dava konusu nazım imar planının bütününün de iptalinin talep edildiği anlaşılmakta olup, Bölge İdare Mahkemesince imar planı bütünü bakımından dava açma ehliyet olup olmadığı hususu bakımından ayrıca bir değerlendirme yapılması gerekmektedir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
    2. Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile anılan kararının kaldırılarak yukarıda özetlenen gerekçeyle dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 01/03/2022 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi