Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7212
Karar No: 2018/2910

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/7212 Esas 2018/2910 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/7212 E.  ,  2018/2910 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin giderden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili .../03/2015 havale tarihli dava dilekçesi ile; ...ilçesi, ... mahallesinde bulunan 3869 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı iken 308,76 m²"lik kısmının hiçbir bedel ve tazminat ödenmeden taşınmazın kısmen kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından bahisle mahkemenin 2004/368 Esas, 2006/177 sayılı kararı ile tapu kaydının 308,76 m²"lik kısmı yönünden iptaline, 60,91 m²"lik kısmı yönünden reddine karar verildiğini, bu kararın Yargıtay .... Hukuk Dairesi denetiminden geçerek .../09/2008 tarihinde kesinleştiğini, bu kararın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin ...numaralı ek protokol .... maddesine aykırılık teşkil ettiğini beyan ederek 50.000,00.-TL tazminatın tapu kaydının iptal edildiği tarihten itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili .../01/2016 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile taşınmazın keşfen belirlenen değer üzerinden 300.759,35.-TL daha artırmak suretiyle toplam 350.759,35.-TL"nin zarar tarihinden itibaren işlemiş yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece ıslah ile arttırılan davanın kabulü ile; 350.759,35.-TL tazminatın dava dilekçesinde talep olunan 50.000,00.-TL"lik kısmı için dava tarihi olan .../03/2015"ten itibaren, ıslah dilekçesi ile arttırılan 300.759,35.-TL"lik kısmı için ıslah tarihi olan .../01/2016"ten itibaren itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptali nedeniyle 4721 sayılı Tük Medenî Kanununun 1007. maddesine göre açılan tazminat istemine ilişkindir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı adına 1992 yılında ifraz ve taksim sonucu 369,67 m2 yüzölçümü ve arsa niteğiyle tescil edilen 3869 parselin tapu kaydının 308,76 m2"si, kıyı kenar çizgisinde kalması sebebiyle ...Asliye Hukuk Mahkemesinin .../09/2008 tarihinde kesinleşen .../368 E. - 2006/177 K. sayılı kararla iptal edilmesi üzerine davacının .../03/2015 tarihinde tazminat istemli iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır.
    4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.03.2003 gün ve 2003/...-152 E. - 2003/125 K.; ....09.2010 gün ve 2010/...-386 E. - 2010/427 K.; ........2010 gün ve 2010/...-618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı). Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir.
    4721 sayılı TMK’nın 705/.... maddesi uyarınca tapu iptali ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacak olup, zararın meydana geldiği tarihe göre de tapusu iptal edilen gayrimenkulün niteliği ve değeri belirlenmelidir. Değerlendirme tarihi itibariyle taşınmazın niteliği arazi ise, net gelir metodu yöntemi ile, arsa vasfında ise değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması suretiyle gerçek değer belirlenmelidir.
    Bu bilgiler ışığında somut olaya bakıldığında, davacıya ait tapu kaydının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı gerekçesiyle iptal edildiği, her ne kadar kıyıların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, tapu kütüğünün gerçek kişi adına oluşturulduğu, daha sonra ifraz ve taksim ile davacının malik olduğu, bu şekilde tapu sicilinin hatalı olarak tutulduğundan, TMK"nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacının zararının tazmininin gerektiği kuşkusuzdur.
    Dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihinden çok önce 1989 tarihli ...1000 ölçekli uygulamalı imar planı içinde olduğu, belediye ve alt yapı hizmetlerinden yararlandığı, etrafının meskun olduğu belirlendiğinden arsa niteliğinde kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak davacının zararı, tapu iptal kararının kesinleştiği .../09/2008 tarihinde oluşmuş olup, mahkemece bu tarihin değerlendirme tarihi olarak esas alınması gerekmekte iken taşınmazın .../03/2015 dava tarihi itibariyla emsal satış yöntemine göre hesaplanan değeri dikkate alınmıştır.
    Bu durumda davaya konu taşınmazın değerinin yönetimine uygun şekilde tespit edildiği söylenemez.
    Mahkemece emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak, taşınmazdan ... payının düşülmesinin gerekip gerekmediği belirtilmek, üzerinde bina var ise, Bayındırlık Bakanlığı resmi birim fiyatları esas alınarak yıpranma payı düşülmek suretiyle gerçek zararın belirlenmesi gerektiğinden, taraflara, dava konusu taşınmaz ile aynı bölgeden bulunamaması halinde yakın bölgelerden ve değerlendirme tarihinden önce ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer nitelikli ve yüzölçümlü satışları bildirmeleri için olanak tanınması, gerekli görülürse re"sen emsal getirtme yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için konunun uzmanı bilirkişilerden oluşturulacak bilirkişi kurulu vasıtasıyla keşif yapılarak, denetlemeye olanak veren bilimsel verileri içeren rapor alınması, emsal alınan taşınmazlara ilişkin resmi satış akit tablolarının tapu müdürlüğünden getirtilmesi, emsal taşınmazlar ile çekişmeli taşınmaza ait Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerleri, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporununda denetlenmesi, emsal alınan taşınmaz/taşınmazların değerlendirme tarihi itibariyle imar düzenlemesi sonucu oluşmuş imar parselleri olup olmadıkları, imar parseli iseler düzenleme ortaklık payının düşülüp düşülmediğinin, düşülmüş ise oranının belediye başkanlığı imar ve tapu müdürlüklerinden sorulup, emsalin İmar Kanunu uyarınca imar parseli, dava konusu taşınmazın ise imar uygulaması yapılmamış arsa parseli olduğunun belirlenmesi halinde çekişmeli taşınmazın emsalle karşılaştırma sonucu bulunan değerinden düzenleme ortaklık payına karşılık gelecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmeli, tapu kapsamındaki taşınmazın değeri, tapu iptali ve tescil kararının kesinleştiği tarihe göre hesaplanmalı, taşınmazın varsa mütemmim cüzleri, muhdesat ve sökülemeyen teferruatlarının değerleri bayındırlık birim fiyatları ve yıpranma oranları gözetilerek değerleme tarihine göre tespit ettirilmeli, bu şekilde tapusu iptal edilen taşınmazların zemin değeri, üzerindeki mütemmim cüz, muhdesat ve sökülemeyen teferruatları esas alınıp, tapunun kısmen iptali sebebiyle taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı kalan kısmı yönünden oluşan değer azalışı da belirlenerek tapu sahibinin oluşan gerçek zararlarının saptanması gerekmektedir.
    Ayrıca; dava dilekçesinde ve ıslah dilekçesinde faiz başlangıç tarihi olarak tapu iptaline ilişkin kararın kesinleştiği tarihin belirtilmesine karşın; mahkemece, dava dilekçesindeki talep yönünden dava tarihinin, ıslah ile arttırılan talep yönünden de ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmiş olması da isabetsizdir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma, inceleme ve yetersiz bilirkişi raporlarına dayanılarak hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine .../04/2018 günü oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi