Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5915 Esas 2019/597 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5915
Karar No: 2019/597
Karar Tarihi: 06.02.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5915 Esas 2019/597 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/5915 E. ve 2019/597 K. numaralı kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine hükmedildiği ve mahkeme kararına yapılan istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmiştir. Ancak, tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartların oluşmadığı gerekçesiyle, sanık müdafiinin duruşma istemi reddedilmiştir. Kararın temyiz edilmesi üzerine, dosya incelenerek işin esasına geçilmiştir.
Kararda, örgüt üyeliği iddiasının delili olarak kullanılan ByLock uygulamasının örgüt üyeleri tarafından kullanıldığı belirtilmiş ve teknik verilerle tespit edildiği takdirde bu durumun somut delil olarak değerlendirileceği ifade edilmiştir. Bu nedenle, sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu reddetmesine rağmen, teknik verilerin bunu bir suç unsuru olarak ortaya koyduğu durumlarda ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilmesinin gerekliliğine dikkat çekilmiştir.
Kararda ayrıca, yerel mahkemenin ceza miktarını doğru belirlememiş olması nedeniyle hükme eksik ceza olarak hükmedildiği belirtilmiştir. Bu sebeplerden dolayı, sanığın temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hüküm CMK'nın 302/2. maddesi
16. Ceza Dairesi         2018/5915 E.  ,  2019/597 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri gereğince hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
    Temyiz edenler : Sanık ve müdafii

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanık müdafiinin duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil" olacağının kabul edildiği gözetilmekle,
    ./..



    ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilerek CMK"nın 217. maddesi gereğince duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve yetersiz belge ile yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
    2-Kabul ve uygulamaya göre de;
    Hükmün düzeltilmesi esnasında yerel mahkemece "6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası" olarak doğru belirlenen sonuç cezanın, İstinaf Dairesince "5 yıl 22 ay 15 gün hapis cezası" na indirilmek suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMK"nın 307/4 maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı, mevcut delil durumu ve bozma nedeni gözetilerek tahliye talebinin reddi ile tutukluluk halinin devamına, 06.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.