8. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/23780 Karar No: 2015/1775 Karar Tarihi: 29.01.2015
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/23780 Esas 2015/1775 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2014/23780 E. , 2015/1775 K.
"İçtihat Metni"
Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi, yıkım
Hazine ile ... aralarındaki elatmanın önlenmesi, yıkım davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 19.12.2013 gün ve 343/626 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekilleri tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 3402 sayılı Kanunun 36/A maddesi gereğince harç alınmasına mahal olmadığına, 29.01.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Dava ... tarafından gerçek kişiye karşı açılmış; 3621 sayılı Kıyı Kanun uyarınca “kıyı” niteliğiyle devletin hüküm ve tasarrufu altında kalan taşınmazın davalı tarafından haksız el atıldığı iddiasına dayalı olarak açılmış “el atmanın önlenmesi” ve el atılan bölüm üzerinde meydana getirilmiş ve davalı tarafından kullanılan muhtesatın “yıkım”ına ilişkindir. Mahkemece yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu verilen teknik bilirkişi krokisinde; kıyı kapsamında kaldığı belirlenen taşınmaz bölümü üzerindeki davalının elatmasının önlenmesine ve krokide yeri gösterilen tesislerin (muhtesatın) yıkımına karar verilmiş; hükmü davalı temyiz etmiştir.
Davalı savunmasını, kendisinin ..."nin sözleşmeli kiracısı olduğu, öncelikle kullandığı alanın kıyı kapsamında kalmadığı, belediye tarafından denizden doldurulan alan olduğu ve 1580 sayılı Belediye Kanunu"nun 159. maddesi uyarınca esasen Hazine tarafından ..."ne devri zorunlu alanlardan olduğu şeklinde oluşturmuş; buradan hareketle davanın gerçekte ..."ne karşı açılması gerektiğini belirterek, belediyeye husumet yöneltilmesini istemiştir. Sunduğu belgelerden davalının ..."nin kiracısı sıfatıyla dava konusu alanı kullandığı anlaşılmaktadır. TBK"nun 309. maddesi uyarınca, kiracı/davalının kiralayanına karşı üçüncü kişinin (davada M.. H..) hak iddiası sebebiyle “zapttan sorumluluk” hükümlerinden yararlanma imkanı mevcuttur. Bu nedenle; davalının kiralayanı olan Aliağa Belediyesi"ne husumet yöneltilmesine ilişkin isteğinin, mahkemece HMK.61. maddesi kapsamnda “davanın ihbar edilmesi” isteği olarak kabul edilip ihbarla ilgili usul işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir. Kuşkusuz davalının mahkeme dışı yollarla bu ihbarı kendisinin de yapma imkanı mevcut ise de; özellikle davalının kiralayanı Belediye"nin elinde dava konusu taşınmazla ilgili belge, harita, mahkeme kararı gibi kanıtlar bulunulabileceği, bunlardan yararlanabileceği ve gerektiğinde kiralayanına karşı rücu hakkını kullanabileceği göz önüne alındığında; ihbarla ilgili talebin karşılanması gerekir. İstisnai olarak da olsa, bazı durumlarda ihbarın yapılmaması ilgili tarafın hukuki dinlenilme hakkının (HMK.m.27) ihlali sonucunu doğurabilir. Somut davada da bu istisnai durumun gerçekleştiği ve ihbar talebiyle ilgili usulü işlemlerin yapılması ve sonucuna göre deliller değerlendirilip bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerektiğini düşünüyor; değerli çoğunluğun onama kararına katılmıyorum. 29.01.2015