Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazların, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazların, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak; 1) Dava konusu taşınmazların niteliği, geometrik durumu, yüzölçümü ve enerji nakil hattının güzergahı dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranının 7 ada 11 parsel sayılı taşınmaz yönünden taşınmazın tüm değerinin ( % 6)"sını, 4 ada 15 parsel sayılı taşınmaz yönünden taşınmazın tüm değerinin (% 7) "sini geçemeyeceği gözetilmeden daha yüksek oranda değer düşüklüğü uygulanmak suretiyle fazla bedele hükmedilmesi, 2) Islah dilekçesinde artırılan miktara göre hükümde davanın kısmen kabulüne karar verildiğinin yazılması yerine davanın kabulüne yazılması, 3) Davanın kısmen reddine karar verildiği halde kendini vekille temsil ettiren davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi, 4) Yargılama giderinin kabul oranına göre hesaplanarak davalı idareden tahsiline karar verilmesi gerektiği düşünülmeden tümünün idareden tahsiline karar verilmesi,
Doğru olmadığı gibi; 5) 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile;
6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen Geçici 6. maddesinin on üçüncü fıkrası "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle Anayasanın 2. ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiştir. Bu durumda; 04.11.1983 tarihinden sonraki döneme ilişkin el atmalarda nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden, Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan açıklanan nedenlerle hükmün H.U.M.K. 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 17/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.