Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/2831 Esas 2019/5306 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2831
Karar No: 2019/5306
Karar Tarihi: 16.10.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/2831 Esas 2019/5306 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı, inşaat sözleşmesi gereği davalı şirkete devrettiği taşınmazın bağımsız bölümlerini teslim edememesi üzerine vekaleti kötüye kullanarak satışını yaparak satış bedellerini ödemediği için, davacılar tapu kayıtlarının iptali ile mirasbırakan adına tesciline ve bedelin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Ancak davacıların bu yönde temyiz itirazları kabul edilmemiştir. Davacıların vekalet görevinin kötüye kullanılması hakkındaki tazminat isteklerinde temerrüt haksız fiilin meydana geldiği tarihte gerçekleşir ve tazminat talebinin tamamı açısından faiz talebinin dava tarihinden itibaren başlaması gerektiği belirtilmiştir. Davalı ... aleyhine açılan alacağa yönelik dava kısmen kabul edilmiş ve 320.000,00 TL'nin dava tarihi olan 03.02.2015'ten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte aynı davalıdan tahsili ile payları oranında davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Haksız fiillerde temerrüt, haksız fiilin meydana geldiği tarihte gerçekleşir.
- Tazminat talepleri açısından fa
1. Hukuk Dairesi         2018/2831 E.  ,  2019/5306 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, mirasbırakan annesi İfade ...’ın maliki olduğu 2581 ada 18 parsel sayılı taşınmazını, davalı şirket ile yaptığı 24.06.2009 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği davalı şirkete devrettiğini, sözleşme ile iki dairenin yükleniciye iki dairenin de mirasbırakana bırakılması hususunda anlaşıldığını, inşaatın tamamlanmasından sonra yüklenicinin vaad ettiği bağımsız bölümleri vermediğini, şirket yetkilisi davalı ...’in hile ile mirasbırakandan aldığı 01.06.2011 tarihli vekaletnameyi kullanarak mirasbırakan adına kayıtlı 1 ve 3 nolu bağımsız bölümleri diğer davalılara satış suretiyle temlik ettiğini ancak satış bedellerini mirasbırakana ödemediğini, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek, 2581 ada 32 parsel sayılı taşınmazdaki 1 ve 3 nolu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile mirasbırakan adına tesciline, olmadığı takdirde rayiç bedelin tahsiline, süresinde teslim edilmeyen bağımsız bölümler için sözleşmedeki teslim tarihinden itibaren şimdilik 10.000,00 TL ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, iddiaların yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davalı ... yönünden alacak isteğinin kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden davanın reddine ilişkin verilen karara karşı davacılar vekilinin istinaf başvurusu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından esastan reddedilmiştir.
    Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ..."nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

    -KARAR-

    Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davalı vekil Metin ile sözleşme yapan diğer kayıt maliki davalıların kötü niyetli olduklarının kanıtlanamadığı gözetilmek suretiyle tapu iptali ve tescil isteğinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacıların bu yönlere değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
    Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere, vekalet görevinin kötüye kullanılması davaları niteliği itibariyle haksız fiil hükümlerine tabidir. Haksız fiillerde temerrüt, haksız fiilin meydana geldiği tarihte gerçekleşir. Islah edilen kısım için dahi temerrüt, haksiz fiil tarihi itibariyle gerçekleşir.
    Ne var ki, davacı taraf dava tarihinden itibaren faiz istemiştir. Bu nedenle, tazminatın tamamı açısından dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken ıslah edilen kısım açısından 05.01.2017 tarihinden itibaren fazie hükmedilmesi doğru değildir.
    Ancak değinilen bu husus yeniden yagılama yapılmasını gerekli kılmadığından ilk derece mahkemesi hükmünün 3. bendindeki “Davalı ... aleyhine açılan alacağa yönelik davanın ıslah da göz önüne alınarak kısmen kabulü ile, 320.000,00 TL"nin;-10.000,00 TL"sinin dava tarihi 03.02.2015, -310.000,00 TL"sinin ıslah tarihi 05.01.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte aynı davalıdan tahsili ile payları oranında davacılara verilmesine, fazla istemlerin reddine,” ibarenin hüküm yerinden çıkarılarak yerine “Davalı ... aleyhine açılan alacağa yönelik davanın ıslah da göz önüne alınarak kısmen kabulü ile, 320.000,00 TL"nin dava tarihi olan 03.02.2015"ten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte aynı davalıdan tahsili ile payları oranında davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine” ibaresinin yazılmasına, davacıların bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.