11. Hukuk Dairesi 2016/11658 E. , 2018/1671 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 23/03/2016 tarih ve 2014/1629-2016/188 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkil şirketin işyerinde hırsızlık olayı yaşandığını, bir kısım nakit para, şirkete ve şirket ortaklarına ait belge ve evraklar ile müvekkil şirketin yetkili ve meşru hamili bulunduğu çek ve bonoların olduğu çelik kasanın çalındığını, soruşturma yürütüldüğünü, dava konusu çekin iptali için ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/452 Esas sayılı dosyası ile dava açtığını, daha sonra davalı tarafından çekin bankaya ibraz edildiğinin öğrenildiğini, mahkemece verilen süre içerisinde istirdat davasını açtığını, dava konusu ... Şubesi, ... numaralı hesabına ... tarafından keşide edilen 30.09.2014 tarih, 3.500,00 TL bedelli, 1709244 nolu çekin davalıdan istirdadına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkil şirketin iplik alım satım işleriyle uğraşmakta olan bir firma olduğunu, müvekkilden önceki ciranta olan ... (Bilgin Tekstil San. ve Tic.) tarafından iplik satımı karşılığında müvekkile muhtelif bir dizi çekler verildiğini, bu çekler arasında dava konusu çekinde yer aldığını, müvekkilinin iyi niyetli 5. sıradaki ciranta olduğunu, müvekkilinin 30.09.2014 tarihinde tahsil amacıyla çeki bankaya ibraz ettiğinde çekin çalıntı olduğunu öğrendiğini, daha sonra çeki davadan önce ..."e iade ettiğini, müvekkiline husumet düşmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafın dava konusu çekin yapmış olduğu ticari ilişki karşılığında dava dışı ve tanık olarak dinlenen ..."den aldığı, çek üzerinde ödemeden men yasağının bulunması üzerine çeki aldığı kişiye iade ettiği, bu haliyle çekin kendisinde olmadığı hususunun çek iade bordrosu ve tanık beyanı ile sabit bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafın bankaya başvuran kişi aleyhine dava açmasının hayatın olağan akışına uygun bulunduğu, davalı tarafın çeki ciro yoluyla aldığı kişiye iade ettiğini davacı tarafın bilmesinin mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş, 25/05/2016 tarihli maddi hata düzeltme yoluyla davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine dair mahkeme hükmüne fıkra eklenmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin 23/03/2016 tarihli karara ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, çek istirdadı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verildikten sonra tavzih yoluyla davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin 25/05/2016 tarihli ek karar ile hükme fıkra eklemiştir. 6100 sayılı HMK’nin 305. ve aynı doğrultudaki mülga HUMK 455. maddesi uyarınca hükmün tavzihine, bir hükmün müphem olması veya birbirine çelişkili fıkralar içermesi halinde, hükümdeki gerçek anlamın meydana çıkarılması için başvurulur. Hükmün tavzihi ile hüküm değiştirilemez veya hükme ekleme yapılamaz. Somut olayda, mahkemece tavzih talebi üzerine önceki hükme davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin fıkra eklemek suretiyle yeniden karar verilmesi doğru görülmemiş, 25/05/2016 tarihli ek kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin 23/03/2016 tarihli karara ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile 23/03/2016 tarihli kararın ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin 25/05/2016 tarihli ek karara ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 25/05/2016 tarihli ek kararının BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 05/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.