MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Şantaj
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-TCK’nın 61. maddesindeki ölçütler ve aynı Kanunun 3. maddesindeki “fiilin ağırlığı ile orantılı ceza verilmesi ilkesi” çerçevesinde somut olaylar açıkça irdelenerek, temel cezaların saptanması gerektiği, sanığın eyleminin haksızlığı konusunda düştüğü yanılgı ve pişmanlığı, ayrıca katılanın, sanık ile görüşmediğini, sanık ile birlikte çekilmiş resimlerinin olmadığını beyan etmesi karşısında; dosya içeriğiyle uyumlu olmayan "… suçun işleniş özellikleri, şantaj eylemine konu, var olduğu iddia edilen ve müştekinin ailesine gönderilme ile tehdit edilip gönderilmemesi karşılığı haksız hukuki menfaat temin edilmeye çalışılan resimlerin mahiyeti konusundaki iddianın içeriği ve müştekinin aile düzen ve birlikteliğinin bozulmaması için maruz kaldığı şantajın müşteki üzerindeki etkisi" şeklindeki gerekçeyle, temel ceza belirlenirken hakkaniyet ölçülerine uyulmayarak fazla ceza tayini,
2-Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 günü, Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.