11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/10994 Karar No: 2019/6839 Karar Tarihi: 01.10.2019
Sahte fatura düzenlemek - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/10994 Esas 2019/6839 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 2009 yılında sahte fatura düzenleme suçundan mahkumiyet kararı almış ancak 2010 yılındaki aynı suçlamadan beraat etmiştir. Kararda, sanığın 2009 yılındaki suçu işlediği kesinleşmiş ancak hüküm fıkrasında yapılan bir maddi hata nedeniyle \"sahte fatura kullandığı\" belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi ve Anayasa Mahkemesi'nin 8 Ekim 2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2016/10994 E. , 2019/6839 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura düzenlemek HÜKÜM : 1- Sanık hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçu hakkında; beraat 2- Sanık hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçu hakkında; mahkumiyet
Sanığın mütalaa, vergi raporları ve iddianameye uygun olarak 2009 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçunu işlediğinin kararın gerekçesinde kabul edilmesine karşın hüküm fıkrasında sanığın sahte fatura kullandığının belirtilmesi mahallinde düzeltilmesi gereken maddi hata olarak kabul edilmiş, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, 2009 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçunda, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı; 2010 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçunda ise, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığına ilişkin vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu verilere dayandırıldığı, kurulan hükümlerde bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükümlerin ONANMASINA, 01.10.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.