Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10875
Karar No: 2017/1698
Karar Tarihi: 16.03.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/10875 Esas 2017/1698 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/10875 E.  ,  2017/1698 K.

    "İçtihat Metni"



    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ve diğerleri aleyhine 06/05/2010 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21/02/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalılar ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan davacı ile davalılardan ..., ..., ..., ... ve ..."in temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, 5233 sayılı Kanun kapsamında yapılan yersiz ödemelerin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, açılan davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılardan ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Davalılardan ... ve ..."e 10/04/2014 tarihinde gerekçeli karar, 25/04/2014 tarihinde ise davacının temyiz başvuru dilekçesi tebliğ edilmiştir. Adı geçen davalılara yapılan tebligatlar geçerli olup, davalıların temyiz tarihi olan 09/05/2014 itibariyle HUMK’un 432/1. maddesinde yazılı onbeş günlük temyiz süresi ve 427/4 ve 433/2. maddelerinde belirlenen on günlük katılma yolu ile temyiz süreleri geçmiştir. Bu nedenle davalılar ... ve ..."in temyiz istemlerini içeren dilekçelerinin sürenin geçmiş olması nedeni ile reddedilmesi gerekmiştir.
    2- Davacı idare, ilgili kanun kapsamında davalının zarar bildiriminde bulunduğunu ve kendisine beyanı üzerine ödemeler yapıldığını ancak gelen ihbar üzerine yapılan incelemede davalının gerçekte olmayan zarar beyanına dayalı olarak devletten tazminat aldığını iddia ederek, haksız ve yersiz olarak yapılan ödemenin davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur.
    Davalılardan ..., 1993 yılında terör ve terörden doğan nedenlerden ötürü mülkiyetini terk etmek zorunda kaldığını, zarara uğradığını, haksız yere tazminat almadığını beyanla davanın reddi gerektiğini, ve ... ise davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Diğer davalılar adına çıkarılan tebligatlar usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş bu davalılar duruşmalara katılmadıkları gibi yazılı beyanda da bulunmamışlardır.
    Mahkemece, davanın kabulü ile yapılan fazla ödemenin dava tarihi olan 30/04/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiştir.


    Dosya kapsamından; davanın niteliği gereği içerikte yer alması gereken temel bazı belgelerin dosya içine alınmadığı anlaşılmaktadır. 15/09/2006 tarihli ödemeye ilişkin komisyon kararı ile dava dilekçesinde belirtilen fazla ödeme yapıldığına dair müfettişlerce düzenlenen 11/02/2009 tarih İR-2009/1 sayılı inceleme raporunun dosya içerisine alınması gerekmektedir. Sayılan bilgi ve belgeler dosya içine alınıp mahkemece yapılan keşifle mukayese edilmeden, ayrıca mahkemeyi davayı kabule götüren deliller gerekçeli kararda tartışılıp değerlendirilmeden karar verilmesi doğru olmamıştır.
    3- Kural olarak, 818 sayılı Borçlar Kanunu 53. madde gereği; ceza mahkemesinde verilen beraat kararı hukuk hakimini bağlamaz ise de hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız olmayıp ceza mahkemesinin maddi vakıaların belirlenmesine ilişkin mahkumiyet kararı hukuk hakimi yönünden bağlayıcı olup taraflar yönünden kesin delil niteliği taşıyacaktır. Davaya konu olayda; açılmış bir ceza davası olup olmadığı araştırılmalı, var ise ceza yargılaması sonucunda verilecek karar eldeki davayı etkileyecek nitelikte ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 165. maddesi gereğince bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususun gözardı edilmesi doğru olmamıştır.
    Şu halde; mahkemece belirtilen noksanlar giderilip dosya tekemmül etmeden, eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya uygun olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2-3) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davacı ile davalılar ..., ..., ..., ... ve ... yararına BOZULMASINA, davalılar ... ve ..."in temyiz dilekçelerinin ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi