14. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2990 Karar No: 2018/2571
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/2990 Esas 2018/2571 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan sanık mahkum edilmiştir. Dosya incelendikten sonra, Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesiyle ilgili 08.10.2015 tarihli kararı dikkate alınmıştır. Deliller ve duruşmada yapılan tahliller sonucunda, suç unsurları doğru tespit edilmiş ve sanığın temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır. Karara karşı oyu olan üye, sanığın cinsel amaçla hareket etmediği ve 109/5 maddesinin uygulanması için zorunlu şartların mevcut olmadığı görüşündedir. Kararda geçen kanun maddesi 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 109/5 maddesidir.
14. Ceza Dairesi 2017/2990 E. , 2018/2571 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Hükümden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür. Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 05.04.2018 tarihinde üye Beyazıt Aköz"ün sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 109/5. maddesinin uygulanmaması gerektiği yönündeki karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Sanık ..."ın mağdureyi evlenmek amacıyla kaçırdığı olayda, TCK"nın 109/5 madde ve fıkrasının uygulanabilmesi için bizatihi cinsel amaçla eylemin gerçekleştirilmesinde zorunluluk bulunduğu, sanığın mağdureye yönelik cinsel söz ve davranışta bulunmadığıı, evlenmenin içerisinde cinselliği barındırmakla birlikte salt cinsellikten ibaret olmadığı, evlenme dışında mağdurenin cinsel amaçla kaçırıldığına dair dosyaya yansıyan herhangi bir delilin de olmadığı, bu nedenle mevcut haliyle olayda 5237 sayılı TCK"nın 109/5. maddesinin uygulama koşullarının bulunmadığı anlaşıldığından, anılan nedenlerle mahkeme kararının bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.