20. Hukuk Dairesi 2018/1618 E. , 2018/2892 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davacıların dava konusu anataşınmazdaki 7 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin ayrı ayrı malikleri olduklarını, apartman yönetimi tarafından 08/12/2012 tarihinde yapılan toplantıda kendilerine dava açılmasına ilişkin olarak alınan karar ile 2006 yılından itibaren alınan kararların yok hükmünde olduğunu, alınan kararların toplantı zamanı, yeri, sayı, oya katılma yönünden Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen hükümlere aykırılık oluşturduğunu, dava açılırken oluşturulmuş yönetim kurulunun aldığı kararın hukuken geçersiz ve yok hükmünde olduğunu, 6 nolu daire maliki olarak altı yıldır yönetimde bulunan ..."in kat maliki olmadığını, kat maliki olarak oy kullanamayacağını, yönetimde bulunamayacağını, anılan kanun uyarınca yöneticinin malik olmaması nedeniyle yönetime seçilmesi yönündeki kararlarının yok hükmünde olduğunu, yönetim planının, Kanunun 28. maddesine aykırı olarak değiştirilmesi de dahil tüm kararların kanuna aykırı olduğunu, davacının Kanunun 36. maddesinde belirtilen defter tutulması ve belgelerin saklanması ile ilgili hükümlere uymadığını, yönetimin hiçbir zaman ibra edilmediğini, apartman yönetiminin çağrı ve davet kurallarına uymadığını, kaydını talep ettikleri konuları karar defterine geçirmediklerini, anataşınmazın kanunun emredici hükümlerine aykırı olarak yapılan toplantılarda alınan kararlarla yönetildiğini, bu durumun kayıtlardan anlaşıldığını beyan ederek; anataşınmazda 2006 yılından 2012 yılına kadar yapılan kat malikleri kurulu toplantısında alınan yönetici yönetici atanmasına dair kararların ve alınan tüm yönetim kurulu kararlarının yok hükmünde olduğunun tespitini talep etmiştir.
Mahkemece; davacıların iptali istenen toplantılara katıldıkları ve olumlu oy kullandıkları, toplantıya katılmadıkları düşünülse bile bu durumda kanunun aradığı 6 aylık dava açma süresinin geçirildiği, diğer taraftan iptali istenen kararın yok veya mutlak butlanla hükümsüz olmasının da sözkonusu olmadığı gerekçesiyle; davacı ... yönünden; 23/06/2012 tarihli kat malikleri kurulu toplantısının iptaline dair davanın süre yönünden reddine, 08/12/2012 tarihli toplantının iptaline dair davanın reddine, davacı ... yönünden; 19/12/2007 - 03/01/2009 - 08/01/2012 tarihinde yapılan toplantıların iptaline dair davanın kabulüne, bu tarihlerde alınan kararların iptaline, 19/03/2007 - 19/04/2007- 24/05/2008 - 11/10/2009- 06/02/2010 - 20/02/2010- 27/03/2010- 06/03/2011 tarihli toplantıların iptaline dair davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kat malikleri kurulu toplantılarının iptali istemine ilişkindir.
1-İncelenen dosya kapsamına, toplanan delillere göre davacıların temyiz istemleri yerinde değildir.
2-Davalının temyiz istemlerine gelince; dava, kat malikleri kurulu kararlarının iptali istemine ilişkin olup 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi, "Kat malikleri kurulunca verilen kararlar aleyhine, kurul toplantısına katılan ancak 32"nci madde hükmü gereğince aykırı oy kullanan her kat maliki karar tarihinden başlayarak bir ay içinde, toplantıya katılmayan her kat maliki kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak altı ay içinde anagayrimenkulün bulunduğu yerdeki sulh mahkemesine iptal davası açabilir; kat malikleri kurulu kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlarda süre koşulu aranmaz." hükmünü amir olup, davanın 22.11.2013 tarihinde açıldığı ve iptali istenen en son tarihli toplantının 08.12.2012 tarihinde yapıldığı, alınan kararların yok hükmünde ya da mutlak butlanla batıl olan kararlardan da olmadıkları, davacıların dava açma süresi geçtikten sonra eldeki davayı açtıkları anlaşılmakla; iptali istenen toplantılardan 08/12/2012, 19/03/2007 - 19/04/2007- 24/05/2008 - 11/10/2009- 06/02/2010 - 20/02/2010- 27/03/2010- 06/03/2011 tarihli toplantılar yönünden sonuç itibariyle doğru olarak davanın reddine karar verilmiş olmakla; anılan bu toplantılar haricindeki toplantıların tümü yönünden, süresinde açılmadıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: 1- Yukarıda 1. maddede açıklanan gerekçelerle davacılar vekilinin temyiz istemlerinin reddine,
2- 2. maddede açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 12/04/2018 günü oy birliği ile karar verildi.