Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5974 Esas 2019/575 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5974
Karar No: 2019/575
Karar Tarihi: 06.02.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5974 Esas 2019/575 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütü FETÖ/PDY'ye üye olmak suçundan mahkumiyet kararı verdi. Ancak sanığın avukatları istinaf başvurusu yaparak kararın esastan reddedilmesini talep etti. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebi dikkate alınarak, dosya incelendi. Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensupları tarafından kullanıldığına dair teknik verilerin tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısı gösteren delil olduğu kabul edildi. Sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak hüküm kurulması kanuna aykırı bulundu. Bu nedenle hüküm CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca bozuldu. Yerel Mahkeme'nin mevcut delil durumuna göre, sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 109/3-a maddesi gereğince “Yurtdışına çıkamamak” ve aynı kanunun 109/3-b maddesi gereğince “Duruşmalara düzenli olarak katılmak” adli kontrol tedbiri uygulanması kararlaştırıldı.
Kanun maddeleri: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53/1, 58/9. CMK'nın 302/2, 217, 5271 CMK'nın 109/3-a ve 109/3-b.
16. Ceza Dairesi         2018/5974 E.  ,  2019/575 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62,
    53/1, 58/9. maddeleri uyarınca hükmedilen
    mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun
    esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil” olacağının kabul edildiği gözetilmekle,
    Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bylock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte ./..



    olması ve sanığın, 0507 6191496 numaralı hattı 2 yıl kadar önce açtırıp, 5 ay kullandıktan sonra kapattırdığını savunmasına,.... Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından gönderilen USERID numarasını içermeyen 03.10.2017 tarihli Bylock CBS Sorgu Sonucu raporunda da bu hatta ilişkin bylock tespit tarihi olarak gösterilen 13.01.2015 tarihinde HIS (CGNAT) ve HTS sorgu kayıtlarına göre çoğunlukla sanığın soyadından farklı olan .... ” soyisimli kişilerle görüşüldüğünün anlaşılması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip, savunmada ileri sürülen 0507 6191496 numaralı hattın abonelik kayıtları ile kapatılıp kapatılmadığı da ilgili şirketten araştırılıp temin edilerek CMK’nın 217. maddesi gereğince duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine ve mevcut delil durumuna göre; sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 109/3-a maddesi gereğince “Yurtdışına çıkamamak” ve aynı kanunun 109/3-b maddesi gereğince “Duruşmalara düzenli olarak katılmak” adli kontrol tedbiri uygulanmak suretiyle TAHLİYESİNE, başka suçtan hükümlü veya tutuklu bulunmadığı takdirde DERHAL SALIVERİLMESİNİN sağlanması için ilgili yer Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına 06.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.