Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 2019/1515
Karar No: 2022/834
Karar Tarihi: 01.03.2022

Danıştay 3. Daire 2019/1515 Esas 2022/834 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2019/1515 E.  ,  2022/834 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2019/1515
    Karar No : 2022/834

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLi : Av. …

    İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına, asıl borçlu … Demir Çelik İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketinden alınamayan 2010 ila 2012 ve 2015 yıllarının muhtelif dönemlerine ait kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ödeme emri içeriği asıl borçlu şirket adına yargı kararları üzerine düzenlenen (2) no'lu ihbarnameler içeriği kamu alacağının tahsili amacıyla tanzim edilen ödeme emrine karşı açılan davanın reddine ilişkin mahkeme kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddedildiği, söz konusu ödeme emrine konu kamu alacaklarının vadesinde ödenmemesi üzerine yapılan mal varlığı araştırmasında saptanan araçların üzerine haciz uygulandığı, sözü edilen araçların üzerinde 2.080.000 TL'lik borç nedeniyle … Bankası lehine birinci sırada rehin bulunduğu, başkaca mal varlığı da tespit edilemediğinden asıl borçlu şirketten tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacaklarının tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği olayda, her ne kadar asıl borçlu şirket hakkında tapu sicil müdürlükleri, trafik sicil müdürlüğü ve dava konusu ödeme emrinin tebliğinden sonra üçüncü şahıslar nezdinde mal varlığı araştırması yapılmışsa da, Mahkemelerince verilen ara kararı üzerine banka genel müdürlükleri, PTT Genel Müdürlüğü ve diğer kamu kurum ve kuruluşları nezdinde mal varlığı araştırması gerçekleştirildiğine dair bilgi ve belgelerin dosyaya sunulmadığı dikkate alındığında, asıl borçlu şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırmasının yeterli olmadığı sonucuna varıldığından şirket hakkındaki takip yolları tamamlanıp borcun şirketten tahsilinin olanaksız hale geldiği ortaya konulmaksızın davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu ödeme emri iptal edilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçlu şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırmasında saptanan araçların üzerinde rehin bulunduğu, başkaca bir mal varlığının tespit edilemediği, ödeme emrine konu kamu alacaklarının asıl borçlu şirketten tahsil edilemeyeceği anlaşıldığından söz konusu kamu alacaklarının tahsili için davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Hakkında ödeme emri düzenlenebilmesi için öncelikle şirket yönünden 6183 sayılı Yasa ile belirlenen takip ve cebren tahsil yollarının tüketilmesi ve kamu alacağının şirketin malvarlığından tahsil olanağının kalmadığının saptanması gerektiği, şirkete ait üç araç üzerinde banka lehine rehin bulunsa da şirkete ait olan ve üzerinde davalı idarenin haczinin bulunduğu bir aracın üzerinde herhangi bir rehin bulunmadığı, bu araca ilişkin satış işlemleri tamamlanmadığından şirket yönünden tüm takip yollarının tüketildiğinden bahsedilemeyeceği, ödeme emrinin dayanağını oluşturan tarhiyatlara karşı açılan davalarda verilen kararların henüz kesinleşmediği, zira şirket adına düzenlenen ödeme emrine karşı açılan davanın da derdest olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY :
    … Demir Çelik İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketine ait muhtelif yıllara ait muhtelif vergilerin tahsili amacıyla şirket adına takibe geçildiği, şirket hakkında gayrimenkul ve motorlu araçlar yönünden mal varlığı araştırması yapıldığı, mal varlığı araştırmasında saptanan dört adet araca haciz uygulandığı, ancak şirkete ait olup haczedilen araçların üçünün üzerinde davalı idareden önce … Bankası lehine rehin bulunduğu, başkaca mal varlığına da rastlanmadığı, öte yandan şirket yetkilisi ile vergi dairesi müdür yardımcısı tarafından imza altına alınıp dosyaya sunulan 22/09/2017 tarihli görüşme tutanağında, şirket yetkilisince, şirket adına bankalar nezdinde e haciz uygulandığında borçların ödenemeyeceğinin belirtildiği ve e-haciz tatbik edilmemesi için matrah artırımında bulunulduğunun ifade edildiği, bunun üzerine adı geçen şirketten tahsil edilemeyen kamu alacağının tahsili için dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
    İLGİLİ MEVZUAT:
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 35. maddesinde, limited şirket ortaklarının, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu oldukları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları, 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir “ödeme emri” ile tebliğ olunacağı; aynı Kanunun 62. maddesinde ise, borçlunun mal bildiriminde gösterilen veya tahsil dairesince tespit edilen borçlu veya üçüncü şahıslar elindeki menkul malları ile gayrimenkullerinden, alacak ve haklarından amme alacağına yetecek miktarının tahsil dairesince haczolunacağı hüküm altına alınmıştır.
    Aynı Kanun'un "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinde, tahsil edilemeyen amme alacağı teriminin, amme borçlusunun bu Kanun hükümlerine göre yapılan mal varlığı araştırması sonucunda haczi kabil herhangi bir mal varlığının bulunmaması, haczedilen mal varlığının satılarak paraya çevrilmesine rağmen satış bedelinin amme alacağını karşılamaması gibi nedenlerle tahsil edilemeyen amme alacaklarını; tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağı teriminin, amme borçlusunun haczedilen mal varlığına bu Kanun hükümlerine göre biçilen değerlerin amme alacağını karşılayamayacağının veya hakkında iflas kararı verilen amme borçlusundan aranılan amme alacağının iflas masasından tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gibi nedenlerle tahsil dairelerince yürütülen takip muamelelerinin herhangi bir aşamasında amme borçlusundan tahsil edilemeyeceği ortaya çıkan amme alacaklarını ifade ettiği belirtilmiştir.
    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Ortakların şirket borcundan dolayı takip edilebilmesi için öncelikle usulüne uygun olarak asıl borçlu şirket hakkında kesinleşmiş bir vergi borcunun bulunması ve usulüne uygun tüm takip yollarının tüketilmesine karşın, borcun tüzel kişiliğin (şirketin) varlığından tamamen veya kısmen alınamadığının açıkça ortaya konulması icap eder.
    Vergi Mahkemesince, şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırmasının yeterli olmadığından bahisle şirket hakkında tüm takip yollarının tüketildiğinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle dava konusu ödeme emri iptal edilmiş ve bu karara karşı yöneltilen davalı idare istinaf başvurusu da reddedilmiş ise de uyuşmazlık konusu ödeme emrinin toplam 12.785.438,65 TL tutarında kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlendiği olayda, 09/02/2018 tarihi itibarıyla 43.237.543,52 TL vergi borcu bulunan şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırmasında saptanan dört araçtan, üçünün üzerinde 2.080.000 TL'lik borç nedeniyle İş Bankası lehine rehin bulunduğu, diğer araç satılsa dahi bedelinin borcu karşılamayacağı açık olduğundan ve şirket hakkında bankalar nezdinde şirket yetkilisinin talebi doğrultusunda e-haciz uygulanmadığından davacının asıl borçlu şirket borçları nedeniyle ortak sıfatıyla takibi için gereken koşulların oluştuğu sonucuna ulaşılmıştır.
    Bu durumda, davacının ödeme emri içeriği kamu alacaklarından ortak sıfatıyla sorumluluğu değerlendirilmek ve ödeme emriyle takip edilen tutarın da hukuka uygunluğu incelenmek suretiyle ulaşılacak sonuca göre yeniden karar verilmek üzere yazılı gerekçeyle ödeme emrini iptal eden Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerekmiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin kabulüne,
    2.Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının BOZULMASINA, 01/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi