Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/12433 Esas 2017/1668 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12433
Karar No: 2017/1668
Karar Tarihi: 15.03.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/12433 Esas 2017/1668 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/12433 E.  ,  2017/1668 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/04/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, ... İlçe Emniyet Müdürü olarak görev yaptığı dönemde davalının asılsız şikayetleri nedeniyle bir çok idari ve adli soruşturmaya maruz kaldığını ve görev yerinin değiştirilerek daha pasif bir göreve atandığını, davalının davaya konu haksız ve asılsız şikayetleri nedeniyle ... (....) 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2011/99 esas ve 2011/439 karar sayılı dava dosyasında iftira suçundan cezalandırılmasına karar verildiğini belirterek, manevi zararının giderilmesi isteminde bulunmuştur.
    Davalı ise, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi (818 sayılı BK"nın 49. maddesi) hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
    Dava konusu olayda, olayın oluş şekli, şikayet sayısının fazlalığı, davacının konumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile yukarıda anılan ilkeler birlikte değerlendirildiğinde, davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.