Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/14004 Esas 2017/1660 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14004
Karar No: 2017/1660
Karar Tarihi: 14.03.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/14004 Esas 2017/1660 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/14004 E.  ,  2017/1660 K.

    "İçtihat Metni"


    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ve diğerleri aleyhine 10/12/2009 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/02/2016 günlü kararın Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi dahili davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 14/03/2017 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan kimsenin gelmediği görüldü, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kâğıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
    Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, davalı ..."nın işveren, müşavir firma olduğunu, davalılar tarafından alış-veriş merkezi olarak inşa edilen binanın içerisindeki boşluktan düşerek ağır şekilde yaralandığını, davalıların herhangi bir tedbir almaması nedeniyle ağır kusurlu olduklarını belirterek, adı geçenleri davalı (hasım) göstermek suretiyle maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
    İlk yargılama sırasında; davalılardan yüklenici şirket tarafından, davacının yaralandığı iş yerinin dava dışı ..."na ait olduğu belirtilerek adı geçene davanın ihbarı talep edilmiş, Mahkemece talep doğrultusunda işlem yapılmıştır.
    Mahkeme ilk hükmünde, ..."nu karar başlığında ihbar olunan olarak göstermiş, davalı şirketler ve yönünden hüküm tesis ederek davanın reddine karar vermiştir. Dairemizce, kusur raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için hüküm bozulmuştur. Bozma ilamı sonrası alınan kusur raporunda; davacının % 40, olayın meydana geldiği iş yeri sahibinin %60 kusurlu olduğunun mütalaa edilmesi üzerine; davacı vekili tarafından 27/10/2015 tarihli dilekçe ile ..."nun davaya dahil edilmesi istenilmiş, mahkemece bir kısım belgeler adı geçene dahili davalı olarak tebliğ edilmiştir.
    Yapılan yargılama neticesinde mahkemece, davalı şirketler ve yönünden davanın reddine, takdir edilen maddi ve manevi tazminatın "dahili davalı" ..."ndan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    ./..
    -2-

    ..., dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmemiş ve aleyhine usulünce bir dava açılmamıştır. Davacı vekilinin talebi üzerine davaya dahil edilmesi, gerek 1086 sayılı HUMK"da, gerekse 6100 sayılı HMK"da dahili davalı başlığı altında bir müessese düzenlenmemiş olduğundan yerinde değildir. Davanın başında taraf olarak gösterilmeyen kişilerin, taraf yanında sonradan davaya dâhil edilmesi, ancak taraflar arasında mecburi dava arkadaşlığı mevcut ise mümkündür. Aksi halde, bir dava açıldıktan sonra mevcut davalı taraf yanına bir başka davalı taraf ilave etmek ıslah ile dahi mümkün değildir. Davalılar ile ... arasında ise mecburi dava arkadaşlığı yoktur. ... hakkında usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığından, dâhili dava yolu ile davaya hasım olarak eklenmesi ve hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.