14. Hukuk Dairesi 2020/3737 E. , 2021/2643 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18/11/2019 tarihinde verilen dilekçeyle tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29/11/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi müdahiller ... vd. vekili tarafından talep edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf talebinin reddine dair verilen kararın müdahiller ... vd. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
KARAR
Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, davalılardan ..."un müvekkilinin oğlu olduğunu, davalının müvekkilinin oğlu olması ve kendisinin yaşlı olması sebebi ile müvekkilinin resmi bir çok işlemini müvekkili adına davalının takip ettiğini, icra takibine koyduğu alacağından gelen paranın yaşlılık ve anne oğul ilişkisinden doğan güvenden ötürü müvekkilinin talebi ile davalı oğlunun banka hesabına gönderildiğini, oğlundan kendisi adına bir ev almasını istediğini, davalının dava konusu 5 numaralı bağımsız bölümü müvekkili adına satın almadığını, davalı oğulun bu taşınmazı tapuda kendi adına kayıt ve tescil ettirdiğini, daha sonra eşinin teyzesi olan diğer davalı ...’e muvazaalı şekilde devrettiğini beyan ederek, dava konusu taşınmazın davacı adına olan tapu kaydının iptali ile takyidatlardan ari olarak müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, yargılama aşamasındaki beyanlarında davayı kabul etmişlerdir.
Mahkemece, dosyada toplanan deliller ve davalı asillerin kabul beyanı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı ... adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile tüm takyidatlardan ari olarak davacı adına tesciline karar verilmiş, davacı ve davalıların temyiz ve istinaf taleplerinden feragat dilekçesi vermeleri üzerine mahkeme kararı 03.12.2019 tarihinde kesinleşmiş ve taşınmaz üzerine mahkemece konulan ihtiyati tedbir kaldırılmıştır.
Dava dışı haciz alacaklıları ... ve ... vekilinin, yerel mahkeme kararının kaldırılması amacıyla yapmış olduğu istinaf başvurusu ve müdahale talepleri, istinaf kanun yoluna başvuran müdahillerin davanın tarafı olmadıkları, bağlı olarak istinaf kanun yoluna başvurma hak ve hukuki yararlarının bulunmadığı, gerekçesi ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 18.06.2020 tarihli kararıyla usulden reddedilmiştir.
Hüküm, müdahale talebinde bulunan haciz alacaklıları ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara bir bakıma takibi yapan icra müdürlüğünün el koyması işlemidir.
İcra İflas Kanununun 91. maddesi hükmü gereğince gayrimenkulün haczi ile takip konusu borç ve eşya arasında ilişki kurulur ve tasarruf yetkisi Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi anlamında kısıtlanmış olur. Bu tür kişisel haklar tapu kütüğüne şerh verilmekle hak sahibine eşya üzerinde dolaylı da olsa hâkimiyet kurma hakkı sağlamaz ise de tasarruf yetkisinin dar anlamda kısıtlanması sonucunu doğurduğundan taşınmaz üzerinde sonradan bu hakla bağdaşmayan hak kazanan kişilere karşı da ileri sürülebilir hale gelir.
Haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi uyarınca borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple sona ermesi halinde de taşınmaz kaydının terkini mümkündür.
Tapu kaydındaki şerhlerin kaldırılmasına ilişkin davalarda husumetin kural olarak tapudaki şerhin lehtarına yöneltilmesi gerekir.
Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup re’sen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerekir. Savunma hakkı, Anayasanın 36. maddesi ile güvence altına alınmış olup, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesinde de “hukuki dinlenilme hakkı” başlığı altında ayrıca düzenlenmiştir. Hakim, tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Buna göre hakim iddia ve savunma haklarını kullanabilmeleri için tarafları duruşmaya çağırmak zorundadır.
Somut olaya gelince; davacı tapu iptali ve tescil isteminin yanında taşınmaz üzerinde bulunan takyidatların da kaldırılmasını talep etmiştir. Bu talebe bağlı olarak dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan hacze ait takip alacaklılarına şerh lehdarı sıfatıyla husumet yöneltilmesi ve beyanlarının alınması gereklidir. Haciz lehdarlarının yukarıda yer verilen ilkeler uyarınca hukuki dinlenilme hakları ihlal edildiğinden kararı temyiz etmelerinde hukuki yararlarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle, mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle müdahale talebinde bulunan ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile HMK 373/1. maddesi gereğince temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, karardan bir örneğin ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, 08.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.