1. Hukuk Dairesi 2018/4744 E. , 2019/5244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakanları babaları ...’in 24 parsel sayılı taşınmazdaki 53/800 payının 50/800’lik kısmını davalı oğlu Hüseyin’e satış suretiyle temlik ettiğini, ...’in de arkadaşı olan diğer davalı ...’ya devrettiğini, temliklerin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payları oranında iptal ile adlarına tesciline, olmadığı takdirde tazminata, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında davacılardan Dursun davasından feragat etmiştir.
Davalı ..., iddiaların doğru olmadığını, satışın gerçek olup bedelinin mirasbırakana ödendiğini, murisin mal kaçırma amacı bulunmadığını; davalı ..., taşınmazı iyiniyetle bedelini ödeyerek diğer davalıdan iktisap ettiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece ‘...Hal böyle olunca; açıklanan ilkeler çerçevesinde araştırma ve inceleme yapılması, mirasbırakanın tüm temlikleri değerlendirilerek davalı oğlu ...’e yaptığı temlik bakımından gerçek iradesinin duraksamaya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi, muris tarafından sağlığında tüm mirasçılarına kazandırılan taşınır ve taşınmaz mallar ile hakların araştırılması, tapu kayıtları ve varsa öteki delil ve belgelerin mercilerinden getirtilmesi, her bir mirasçıya nakledilen malların ve hakların nitelikleri ve değerleri hakkında uzman bilirkişilerden rapor alınması, mirasbırakanın yukarıda değinilen anlamda paylaştırma kastının bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulması, davalı ...’e yapılan temlikin muvazaalı ve mal kaçırma amaçlı olduğunun saptanması halinde davalı ...’nın iktisabının iyiniyetli olup olmadığının değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.’ gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davacı ...’un açtığı davanın feragat nedeniyle reddine, diğer davacıların tapu iptali ve tescil taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar tarafından duruşma istemli, davacı ... ve ... tarafından ise vekalet ücretine hasren süresinde temyiz edilmiş olmakla duruşma günü olarak saptanan 15.10.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat ..., davalı ... vekili Avukat ... ile diğer temyiz eden davacılar vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil, tazminat, olmadığı takdirde tenkis isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı gereğince karar verilmiş olması nedeniyle davalıların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.
Davacılardan ... ve ...’ın temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda dava değeri temlike konu taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçı veya mirasçıların payına isabet eden değerdir.
Öte yandan, harç hususu kamu düzenini ilgilendirdiğinden temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın resen gözetilmesi gerekmektedir.
Somut olayda, dava tarihi itibariyle çekişme konusu taşınmazın arsa değeri keşfen 2.783.025,00TL olarak belirlenmiştir. Davanın 10.000,00 TL değer gösterilmek ve harçlandırılmak suretiyle açılıp, yargılama aşamasında davacıların miras payı olan 6/16 paya isabet eden 1.064.143,12TL üzerinden tamamlama harcı yatırıldığı ve bu değer üzerinden davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
O halde, dava değeri olan 1.064.143,12 TL üzerinden nispi vekalet ücreti ile karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken, eksik harca ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
Ne var ki; anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 2. Ve 5. Bentlerinin çıkartılarak yerine “2-Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince davacılar ... ve ... yararına tayin ve takdir edilen 55.874,19 TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak, davacılar ... ve ..."e verilmesine, 5- Harçlar kanunu gereğince hesap olunan 72.691,62 TL karar harcından davacı tarafından yatırılan 135 TL peşin harç ile 15.667,55 TL tamamlama harcı toplamı 15.802,55 TL nin mahsubu ile bakiye 56.889,06 TL harcın davalılardan tahsiline,” ibaresinin yazılmasına, davacılar Emine ve Şenay’ın değinilen yönden temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 438/7. maddesi hükmün bu şekliyde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan gelen davacılar vekili için 2.037.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin diğer temyiz edenlerden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.