Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7970
Karar No: 2019/5241
Karar Tarihi: 15.10.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/7970 Esas 2019/5241 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davayı reddetmektedir. Davacılar, mirasbırakanın ölümü sonrasında tapuda davalı tarafından kaydedilen taşınmazların mirasbırakan ile yapılan ölünceye kadar bakma akdi ve muvazaalı olarak satılan 897 parsel sayılı taşınmazın kaydının iptal edilmesini, veraset ilamındaki payları oranında adlarına tescil edilmesini talep etmektedir. Mahkeme, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verirken, mirasbırakan ile yapılan ölünceye kadar bakma akdi olan taşınmazların kaydının iptali için davanın kabulüne, diğer taşınmazların kaydının iptali için davanın reddine hükmetmiştir. Temyiz eden davacılar ve davalı, kararın bozulmasını istemekle birlikte, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince muvazaa iddiasının değerlendirilmesi için mirasbırakanın terekesinin miktarı, temlik edilen taşınmazların toplam terekeye oranı ve makul bir sınırda kalmayıp kalmadığı gibi faktörlerin göz önünde bulundurulması gerektiğini savunmuşlardır. İlgili kanun maddeleri: Türk Bor
1. Hukuk Dairesi         2016/7970 E.  ,  2019/5241 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 15.10.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Avukat ... ile diğer temyiz eden davacılar vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakanları ...’un maliki olduğu 106 ve 509 parsel sayılı taşınmazları ölünceye kadar bakma akdi ile 897 parsel sayılı taşınmazı ise mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak satış suretiyle, davalı oğluna devrettiğini ileri sürerek, davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile veraset ilamındaki payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, 897 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan ile ilgisi olmadığını, diğer taşınmazların ölünceye kadar bakma akdi ile devredildiğini, edimlerini yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, mirasbırakan tarafından bir temlik olmadığı gerekçesiyle dava konusu 897 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine; 106 ve 509 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Mmirasbırakan ...’un 19/10/2011 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak davacılar, davalı ve dava dışı kızı Kevser’in kaldığı, dava konusu 106 ve 509 parsel sayılı taşınmazların mirasbırakan tarafından 18/11/1997 tarihinde ölünceye kadar bakma akdi ile davalıya devredildiği, 897 parsel sayılı taşınmazın ise ... tarafından 18/10/1985 tarihinde davalıya satış suretiyle temlik edildiği ve mirasbırakan ... adına temlik harici beş parça taşınmaz bulunduğu kayden sabittir.
    Dava dilekçesi ile mirasbırakan ... tarafından yapılan temliklere yönelik olarak istemde bulunulduğu gerekçesiyle miras bırakan tarafından temlik edilmeyen 897 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur, davacıların bu yöne değinen ve yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddine. Davacıların diğer ve davalının temyiz itirazlarına gelince;
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (TBK) m. 611. maddesine göre ölünceye kadar bakıp gözetme sözleşmesi, taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükleyen bir akittir. (818 s. Borçlar Kanununun (BK) m. 511). Başka bir anlatımla ivazlı sözleşme türlerindendir. Bu sözleşme ile bakım alacaklısı, sözleşme konusu malın mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme; bakım borçlusu da bakım alacaklısına yasanın öngördüğü anlamda ölünceye kadar bakıp gözetme yükümlülüğü altına girer. (TBK m. 614 (BK) m. 514)).
    Hemen belirtmek gerekir ki, bakıp gözetme koşulu ile yapılan temliki işlemin geçerliliği için sözleşmenin düzenlendiği tarihte bakım alacaklısının özel bakım gereksinimi içerisinde bulunması zorunlu değildir. Bu gereksinmenin sözleşmeden sonra doğması ya da alacaklının ölümüne kadar çok kısa bir süre sürmüş bulunması da sözleşmenin geçerliliğine etkili olamaz.
    Kural olarak, bu tür sözleşmeye dayalı bir temlikin de muvazaa ile illetli olduğunun ileri sürülmesi her zaman mümkündür. En sade anlatımla muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karşısında, asıl olan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. (TBK m. 19 (BK m. 18)). Şayet bakım alacaklısının temliki işlemde bakıp gözetilme koşulunun değil de, bir başka amacı gerçekleştirme iradesini taşıdığı belirlenirse (örneğin mirasçılarından mal kaçırma düşüncesinde ise), bu takdirde akdin ivazlı (bedel karşılığı) olduğundan söz edilemez; akitte bağış amacının üstün tutulduğu sonucuna varılır. Bu halde de Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 01.04.1974 gün ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı olayda, uygulama yeri bulur.
    Mirasbırakanın, ölünceye kadar bakıp gözetme karşılığı yaptığı temlikin muvazaa ile illetli olup olmadığının belirlenebilmesi içinde, sözleşme tarihinde murisin yaşı, fiziki ve genel sağlık durumu, aile koşulları ve ilişkileri, elinde bulunan mal varlığının miktarı, temlik edilen malın, tüm mamelekine oranı, bunun makul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların göz önünde tutulması gerekir.
    Somut olaya gelince; mirasbırakanın temlik harici terekesinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, geride kalan taşınmazların değerleri tespit edilerek mirasbırakanın davalıya yaptığı temlikin makul sınırlar içerisinde kalıp kalmadığının değerlendirilmesi gerekirken, ölünceye kadar bakma akdi ile yapılan temlikin satış gibi değerlendirilerek sonuca gidilmiş olması doğru değildir.
    Davacıların ve davalının bu yönlere değinen ve açıklanan nedenlerden ötürü yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden taraflar vekilleri için 2.037.00.-"şer TL. duruşma vekâlet ücretinin karşılıklı olarak alınıp birbirlerine verilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi