Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/28371
Karar No: 2018/2625
Karar Tarihi: 13.02.2018

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/28371 Esas 2018/2625 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2017/28371 E.  ,  2018/2625 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA :Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, izin ücreti ve ücret alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 13/02/2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat... geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 09.10.2009-02.03.2012 tarihleri arasında inşaat mühendisi olarak davalı şirketin yapmış olduğu inşaatlarda şantiye şefi unvanı altında en son 3500,00 TL. net ücretle çalışmaktayken ihale ile alınan kamu binalarının inşaatlarının bitimine yakın hiçbir sebep göstermeksizin haksız ve tek taraflı olarak feshedildiğini, davalı şirketin kamu binalarının inşaatlarını ihale ile alarak sözleşme ile zamanında teslimat yapılarak çalıştığını, müvekkilinin bu ihalelere girdiğini, bunların yanı sıra 100 civarında işçiyi yönlendirdiğini, bu inşaatların sonlanıp geçici kabul aşamasına gelindiğinde de davacıya ihtiyaç kalmadığından davalı şirket ve müdürü tarafından iş akdine son verildiğini, haftanın 7 günü milli bayram ve genel tatil günlerinin tamamında saat 07.00"dan 22.00."lara kadar aylık 90 saat fazla mesai yaptığını, 2011 yılı Kasım ve Aralık ayları ücretlerinin hiç ödenmediğini, sonraki aylara ait ücretlerinin ise parça parça ve düzensiz ödendiğini ne kadar ücret alacağı kaldığının bilirkişi incelemesi ile belli olacağını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık ücretli izin, ücret, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının 09.10.2009 tarihinde inşaat mühendisi olarak davalı şirkette çalışmaya başlayıp müvekkili firmanın almış olduğu .... 35 yataklı hastane inşaatı işinde mühendis olarak çalışmakta iken, işin süresinde teslim edilmemesi, işin gereği gibi takip edilmemesi, davacının değişik tarihlerde işin başında olması gerekirken iş yerinde olmaması, işverence verilen talimat ve uyarılara uymaması nedenleri ile defalarca uyarılmasına rağmen bu aksatmalarla ilgili çeşitli tarihlerde tutanaklar düzenlendiğini, akabinde ise noter aracılığı ile ihtar çekildiğini, davacının 2012 yılı Ocak ayının sonundan itibaren hiçbir gerekçe ileri sürmeksizin işyerine bir daha gelmediğini, bu nedenle davalı şirketin iş akdini feshettiğini, davacının son maaşının 3750,00 TL. olduğunu, ödemenin banka aracılığıyla maaş ve avans olarak çeşitli tarihlerde ödendiğini, haftada 6 gün çalışıldığını, hafta sonu sadece bekçinin inşaatta bulunduğunu, dini ve milli bayramlarda da çalışılmadığını, ayrıca davacının şefi olduğu işin teslim tarihi geçildiği için ... tarafından müvekkili şirkete 36.000,00 TL. ceza kesildiğini, yıllık izin kullanmadan çalışmasının hayal ürünü olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkeme, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada ..."den hakediş raporları celbedilerek, dava konusu inşaata ilişkin pazar günleri ile milli bayram ve genel tatil günlerinde çalışmasının ruhsata tabi olup olmadığı yönünde Valilik ve Belediyelere müzekkereler yazılarak, yazı yanıtları dosya içerisine alındığı, davalı Şirketin hafta tatili ve ulusal bayram günlerinde çalışmasının izne bağlı olduğu yönünde bir tespite ulaşılamadığı, ..."den celbolunan hakediş raporlarının da incelenmesinde: havanın fen noktasında çalışmaya elverişli olmadığı zaman aralığı olarak belirtilen 15 Aralık-15 Mart dönemlerine rastlayan 24/01/2014, 03/10/2011, 08/02/2011, 09/01/2011 tarihlerinde hakedişlerin düzenlendiği, ancak sözü geçen tarihlerde düzenlenen hakediş belgelerinin hangi dönemde gerçekleşen inşaat çalışmaları neticesinde düzenlendiği ise belge içeriklerinden anlaşılmamakla birlikte yapılan inşaat işinin niteliği ve sürekliliği dikkate alınarak ve dinlenen tanıklar şantiye şefi olan davacının ulusal bayram ve genel tatil günleri ile hafta tatillerinde çalışma yaptığı yönündeki beyanları ile birlikte değerlendirildiğinde davacının ulusal bayram ve hafta tatillerinde çalıştığı kanaati hasıl olmakla, davacının hastalık, izin, mazeret vb nedenlerle çalışamadığı günler için belirlenen miktardan % 30 oranında hakkaniyet indirimi yapılmakla davacının almaya hak kazandığı ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının net 2.486,26 TL., hafta tatili alacağının net 13.455,00 TL. olduğu, davacının talebine konu 2011 yılı Kasım - Aralık ve 2012 yılı Ocak - Şubat aylarına ait ücretlerine ilişkin bozma ilamı uyarınca Davalı vekilince sunulan 26004/2016 tarihli beyan dilekçesi ile: davacıya verilen çeklerin ve ödemelerin davacının geri ödemesi ya da maaşından kesilmesi koşuluyla avans olarak verildiğini, bu çeklerin bankadan kendisine ödendiğini, davacının aldığı paranın bir kısmını daha önce müteahhitlik yapmış olduğu için vergi borçlarını kapatmak maksadıyla, bir kısmını da başka özel ihtiyaçlarından dolayı aldığını ifade ettiğini, davacının kendisine yapılan bu ödemeleri geri ödemediğini, maaşından da kesilmediğini, birkaç defa maaşından kesilmesi istenilmişse de davacının daha sonra kesilsin diyerek sürekli ötelediğini, davacının aldığı bu avansları ödemeden müvekkil şirkete de haber vermeden işi bırakıp gittiğini, müvekkil şirkette işçi ödemeleri, maaşlar ve malzeme alımlarının bizzat şirket tarafından muhasebeleştirilerek ödendiğini, malzeme alımlarında şirket tarafından fatura karşılığı malzeme alınan firma adına çekle ya da banka havalesi ile ödeme yapıldığını beyan ettiğini bildirdiği, davacı vekilinin konu ile ilgili Mahkemeye sunduğu 13.07.2016 tarihli beyanında; dosyada bulunan çeklerin davacının ücret alacağına ilişkin verilmediğini, müvekkil işveren vekili ve şantiye şefi olduğu için işçilere ödeme yaptığını ve aynı zamanda malzeme alımları yaptığını, bu çeklerin bu ödemeler için kullanıldığını, müvekkilinin çekleri maaş avansı olarak almasının söz konusu olmadığını, bu nedenle davalı vekilinin çekler hakkında sunduğu beyan dilekçesine itiraz ettiğini beyan ettiği, yerleşik Yargıtay kararları uyarınca çalışmanın ispatı işçiye, ispatlanan çalışmalar karşılığında ücretin ödendiğinin ispatı ise işverene düştüğü, davacının maaşından kesilmesi koşuluyla kendisine avans olarak verildiği iddia edilen toplam bedeli 27.000,00 TL. olan üç adet çekin 2011 yılı Nisan ayında davalı şirket tarafından keşide edildiği, ancak bu ödemeye rağmen davacının imza karşılığında 2011 yılı Ekim ayı maaşını elden nakit olarak aldığı, 27.000 TL. tutarındaki ödemenin ücret karşılığı kabul edilmesi halinde, davacıya Ekim ayında, henüz 27.000 TL.’yi dahi hak etmemiş iken, ayrıca avans değil maaş ödenmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, avansın ancak henüz gerçekleşmemiş çalışmalar için ve ileriye yönelik olarak ödenebileceği, ayrıca şantiye şefi konumundaki davacıya davalı işveren şirket tarafından bir ay içerisinde verilen ve maaşının 8 katına yakın tutardaki çeklerin ücret karşılığı avans olduğunun da yazılı bir belgeyle kanıtlanamadığı, 12. ayda verilen 4.000,00 TL. tutarındaki çekin keşide edildiği tarih itibarıyla da davacının tüm çeklerin o tarihteki toplamı olan 31.000,00 TL.’lik bir ücret alacağı bulunmadığı, zira davacıya Haziran, Temmuz, Eylül, Ekim 2011 aylarında (3.750 x 4 =) 15.000,00 TL. elden nakit ücret ödendiği, çeklerde yazan tutarların ücret karşılığı olduğunun davacı tarafça kabul de edilmediği anlaşıldığından, sözü geçen çeklerin maaş avansı olarak değerlendirilemeyeceği, bu konuda ispat yükü üzerine düşen işverenin ödemelerin ücret karşılığı avans olduğunu usulünce kanıtlayamadığı, firmalara malzeme yahut işçilere işçilik için ödenen tutarların doğrudan davalı işverence tediye edildiği, şantiye şefi olan davacının bu işlere karıştırılmadığı şeklindeki savunmanın da dayanağı olmadığı, bu hususu kanıtlayacak belge – bilgi de sunulmadığı dikkate alınarak, davacının talebine konu ödenmeyen ücret alacağına hak kazandığı, bu itibarla davacının almaya hak kazandığı ücret alacağının net 14.000,00 TL. olduğu, davacının şantiye şefi olarak çalıştığı, bu itibarla bulunduğu şantiyede en üst düzey yönetici konumunda olduğundan mesai saatlerini, çalışma düzenini kendisinin belirlediğinin kabul edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacının hak kazandığı yıllık ücretli izin alacağı uyuşmazlık konusudur.
    Mahkemece bozma ilamına uyarak verilen kararda, “… yıllık ücretli izin hakkının kullandırıldığını yahut izin ücretinin ödendiğini ispat yükümlülüğü işverene ait olmakla davalı işveren, işçinin hak kazandığı 28 günlük iznini kullandığını yahut ücretinin ödendiğini ispata yarar belge sunmaması nedeniyle davacının yıllık izin ücreti alacağı talebinin yerinde olduğu anlaşılarak, davacının almaya hak kazandığı yıllık izin ücreti alacağının net 3.262,15 TL. olduğu,” gerekçesiyle bu alacak kaleminin kabulüne karar verilmiştir.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır.
    Davalı vekilinin davacının 2010 ve 2011 yılına ilişkin 13.09.2011-15.10.2011 tarihleri arasında izin kullandığını gösterir “yıllık ücretli izin formu”nu dosyaya ibraz ettiği görülmüştür. İzin belgesi borcu sona erdirecek mahiyette olup, yargılamanın her aşamasında da ileri sürülebileceğinden anılan belge hakkında davacının diyeceklerinin sorulup bir değerlendirmeye tabi tutularak hüküm kurulması için kararın bozulması gerekmiştir.
    F) SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.630.00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13/02/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi