19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/25534 Karar No: 2020/3986 Karar Tarihi: 12.05.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/25534 Esas 2020/3986 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan sanıkların mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak, nakilde kullanılan aracın 5607 sayılı Kanun'un 13 ve TCK'nın 54. maddelerindeki şartların gerçekleşmemesi sebebiyle iadesine karar verildiği için, mahkemenin iade kararı da bozma kararıyla birlikte ortadan kalkacaktır. Yeniden yapılacak yargılama sonucunda tekrar iade kararı verilmesi halinde, bu kararın kesinleşmesi uzun sürebileceğinden, Yargıtayca yapılacak denetimin gerekliliği vurgulanmıştır. Ayrıca, 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesine eklenen düzenlemelerin sanıklar lehine olması ve kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale gelmesi nedeniyle, sanıkların mükerrir olup olmadığı ve yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması gerekmektedir. Bu nedenlerle, mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5607 Sayılı Kanun'un 13 ve 3/22. maddeleri, TCK'nın 54. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 61. ve 62. maddeleri, 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi, ve 5607 sayılı Kanuna eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası.
19. Ceza Dairesi 2019/25534 E. , 2020/3986 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yerel mahkemece, mahkumiyet hükmü ile birlikte nakilde kullanılan aracın 5607 sayılı Kanun"un 13 ve TCK"nin 54. maddelerindeki şartların gerçekleşmemesi sebebiyle iadesine karar verildiği, iade kararının, nakil aracı hakkında açılmış müsadere davasının konusu olması bakımından, bozma kararıyla birlikte aracın iadesi hükmünün de ortadan kalkacağı, bu durumda yeniden yapılacak yargılama sonucunda tekrar iade kararı verilmesi halinde, yasa yollarının tükenmesi de dahil, bu kararın kesinleşmesinin uzun bir süreye mal olacağı, yasa yolu denetiminde aracın iadesi kararının hukuka uygun bulunması halinde, bu süre zarfında şahsın, aracı üzerindeki hukuki tasarruf hakkından mahrum kalacağı, bu durumun ise AİHS ek 1 Protokol 1. maddesi ve Anayasa"nın 35. maddesi ile güvence altına alınan mülkiyet hakkına haksız müdahale oluşturacağı, Yargıtayca bu aşamada yapılacak denetimin söz konusu sakıncaları ortadan kaldıracağı gibi, yargılamanın makul sürede bitirilmesi ilkesinin yerine getirilmesi bakımından gerekli olduğu değerlendirilerek, temyize konu mahkeme hükmü, ceza ve müsadere bakımından iki ayrı başlıkta incelenmekle; 1-Nakil aracının iadesi kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Nakilde kullanılan aracın iadesine ilişkin mahkeme gerekçesi yerinde olup, katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden TEMYİZ İTİRAZLARININ REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2-Sanıklar hakkındaki mahkumiyet kararlarına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanuna eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin sanıkların mükerrir olup olmadığı gözetilerek yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 12/05/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.