Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/7794
Karar No: 2013/10041

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2013/7794 Esas 2013/10041 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2013/7794 E.  ,  2013/10041 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, olumlu yetki tespit yazısının kanunda öngörülen altı iş günü geçtikten sonra yapıldığını iddia ederek olumlu yetki tespit işleminin iptalini istemiştir.
    Mahkeme, davayı reddetmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece 05.03.2013 tarih 2012/748 esas, 2013/23 karar sayılı ek kararda; verilen kararın 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 43. maddesi gereğince kesin olduğu gerekçesiyle davacının temyiz istemi reddedilmiştir.
    6356 sayılı Kanun’un “Yetki İtirazı” başlıklı 43. maddesinin 3. fıkrasında, “İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir” denilmektedir. Hükmün devamında ise işçi ve üye sayılarının tespitindeki maddi hata ve süreye ilişkin itirazların duruşma yapılmaksızın kesin olarak karara bağlanacağı belirtilmiştir.
    Görüldüğü üzere, itiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itirazın incelenmeksizin reddedileceği belirtilmekle beraber bu kararın kesin olduğuna dair bir ifade hükümde yer almamaktadır.
    Mahkemece 6356 sayılı Kanun"un 43/3. maddesi uyarınca dava dilekçesi ve eklerinde somut delillerin yer almadığı gerekçesiyle davanın reddine kesin olarak karar verilmiş ise de verilen kararın niteliği itibariyle kesin olmadığı ve bu itibarla İstanbul 18. İş Mahkemesinin 05.03.2012 tarih 2012/748 esas, 2013/23 karar sayılı temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararının hatalı olduğu anlaşıldığından söz konusu kararın ORTADAN KALDIRILMASINA karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; davalı sendikanın 19.11.2012 tarihindeki başvurusu üzerine diğer davalı bakanlığın davalı sendikanın davacı şirketin işyerinde çoğunluğu sağladığına dair olumlu yetki tespiti işlemi yaptığını, söz konusu tespit yazısının davacı şirkete 13.12.2012 tarihinde tebliğ edildiğini, öncelikle davalı sendikanın üye kayıt fişlerini işverene göndermediğini, ayrıca üye kayıt fişlerinde ise ciddi usulsüzlükler bulunduğunu, bir kısım üyeliklerin geçersiz olduğunu, davacı şirket işyerine ilişkin kesinleşmiş bir işkolu tespit kararı bulunmadığını, bu konuda davacıya süre verilmesini ve mahkemece işkolu tespit sürecinin bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacı şirket işyerinde yapılan işin petrol işi olmadığını, gıda işi olduğunu, davalı sendikanın işyerinde çoğunluğu da sağlayamadığını, olumlu yetki tespit yazısının kanunda öngörülen altı iş günü geçtikten sonra yapıldığını, iddia ederek olumlu yetki tespit işleminin iptalini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı sendika vekili; diğer davalı bakanlıkça yapılan çoğunluk tespitinin yerinde olduğunu, işkolu tespitinin yeni kanun döneminde bekletici mesele yapılamayacağını, ayrıca 6356 sayılı Kanun"un 43. maddesi uyarınca itiraz dilekçesine ve ekinde somut delillerin yer almaması halinde itirazın incelenmeksizin reddedileceğinin belirtildiğini, davacının süreci uzatmak amacıyla bu davayı açtığını ve kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı bakanlık vekili; davanın süresi içinde açılmadığını, kanunun aradığı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına kayıt yapıldığının anlaşılamadığını, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, bakanlıkça yapılan olumlu yetki tespit işleminde bir hata olmadığını, başvuru tarihinde çalışan işçi sayısının 235, davalı sendika üye sayısının ise 129 olduğunu, üye kayıt fişlerinin işverene verilmemesinin iptal sebebi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, dava dilekçesi ve eklerinde somut delillerin yer almadığı, ayrıca noterlik genelgesinin idari işlem olup aksi uygulamaların belgelerin geçerliliğini etkilemeyeceği, noter kayıtlarının aksi ispat edilene kadar geçerli belge olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Davacı ile davalılar arasındaki uyuşmazlık davalı sendikanın davalı şirketin işyerinde çoğunluğu sağlayıp sağlayamadığı ve mahkemece itiraz ile eklerinde somut deliller bulunmadığı gerekçesiyle işin esasına girmeksizin davanın reddine karar verilmesinin hukuka uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    6356 sayılı Kanun’un 43. maddesinin 3. fıkrasında, “İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı iş günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve karar temyiz edildiği takdirde Yargıtay tarafından on beş gün içinde kesin olarak karara bağlanır.” denilmiştir. Hükümde yer alan “itiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir” cümlesi 17.10.2012 tarihinde TBMM Genel Kurulunda verilen önerge ile hükmün kapsamına dahil edilmiştir.
    Önerge ile eklenen cümlenin amacının sırf yetki sürecini sürüncemede bırakmak amacıyla yapılan kötü niyetli itirazların önüne geçilmesi olduğu görülmektedir. Ancak belirtmek gerekir ki hükümde itirazın incelenmeksizin reddedileceği ifade edilse de itirazın sırf yetki sürecini sürüncemede bırakmaya yönelik olup olmadığı ile somut delillere dayanıp dayanmadığı mahkeme tarafından bir inceleme ve değerlendirme yapılmasını gerekli kılmaktadır. Şu halde itirazın incelenmeksizin reddedileceği ifadesinin somut olmayan ve somut delillerle desteklenmeyen itirazların işin esasına girmeksizin reddedileceği şeklinde anlaşılması özelde maddenin, genelde ise kanunun amacına ve sistematiğine uygun düşmektedir. Diğer taraftan yargılanma haklarını kısıtlayan ve sınırlandıran hükümlerin hak arama özgürlüğü ve hukuki dinlenme hakkı kapsamında dar yorumlanması gerekmektedir.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
    Davacı tarafından işyeri ve işçi Sosyal Güvelik Kurumu kayıtları, bilirkişi raporu, üye kayıt fişleri, yetki tespit yazısı, yetki başvurusu ve ekleri, ticaret sicil kayıtları, sendika tüzüğü delillerine dayanılmıştır. Mahkemece duruşma açılarak deliller toplanmış ve davalının bildirdiği delillere karşı diyecekleri davacıdan sorulmuş ve beyanda bulunmak üzere davacıya süre verilmiştir. Bir başka ifadeyle mahkeme tarafından itiraz, esası yönünden incelenmeye başlanmıştır. Ayrıca davacı dava dilekçesinde üye kayıt fişlerinin kendilerine gönderilmediğini ve davalı sendikanın çoğunluğu sağlamadığını iddia ettikten sonra davalı tarafın delillerini bildirmesini müteakip üye kayıt fişlerinin geçersiz olduğuna dair somut itirazlarda bulunmuştur.
    Görüldüğü üzere, davacının itirazı 6356 sayılı Kanun"un 43. maddesinin 3. fıkrasının birinci cümlesi kapsamında değerlendirilemez. Nitekim mahkeme tarafından da itiraz önce bu kapsamda kabul edilmediğinden olsa gerek yargılama süreci işletilmiştir. Bu sebeple mahkemece daha sonra belirtilen hükme dayanılarak esas hakkında değerlendirme yapılmaksızın davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Bozma sebebi ve şekline göre sair temyizlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 07.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi