10. Hukuk Dairesi 2010/13953 E. , 2012/3063 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, davalılardan işverenlere ait işyerinde geçen sigortalı çalışma sürelerinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği üzere davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, davalılara ait işyerlerinde 01.02.2006 – 01.09.2008 tarihleri arası dönemde geçen sigortalı çalışmaların tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının hizmet akdine dayalı olarak davalılara ait işyerlerinde işe giriş bildirgesinden çok daha önce talep ettği dönemde çalıştığının sübuta erdiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın geçici 7/1. maddesi hükmünde “Bu Kanunun yürürlük tarihine kadar 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı, 02.09.1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17.10.1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı, 08.06.1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanunlar ile 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesine göre sandıklara tâbi sigortalılık başlangıçları ile hizmet süreleri, fiilî hizmet süresi zammı, itibarî hizmet süreleri, borçlandırılan ve ihya edilen süreler ve sigortalılık süreleri tabi oldukları Kanun hükümlerine göre değerlendirilirler” düzenlemesinin yer alması ve genel olarak Kanunların geriye yürümemesi (geçmişe etkili olmaması) kuralı karşısında davanın yasal dayanağının 506 sayılı Kanunun 79/10 maddesi olduğu kabul edilmelidir.
506 sayılı Yasanın 6. maddesinde ifade edildiği üzere “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi karşısında, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğunun gözetilmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Mahkemece uyuşmazlık konusu dönemde işverenlik sıfatının kime ait olduğuna ilişkin araştırma yeterli değildir. Husumet sorunu Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 187. maddesinde yer alan ilk itirazlardan olmadığı gibi, davanın her safhasında taraflarca itiraz konusu yapılabilir ve kamu düzeniyle ilgili olduğundan mahkemece de re’sen göz önünde tutulması gerekir.
Somut olayda, davacının davalı şirketlerde talep ettiği dönemde çalıştığı kabul edilmiş ancak davalı şirketlerden hangisinde çalıştığı yada her ikisinde de çalıştı ise çalıştığı tarih aralığı yeterince araştırılmadan ,işveren belirlenmeden tespit hükmü tesis edilmiştir.
Mahkemece, davacıya dilekçesi açıklatılarak,dava dilekçesi ekindeki tüm belgelerin davalı ..... ait olduğu hususu irdelenerek ,çalışmaların davalılardan hangi işverene ait işyerinde geçtiği sorulup, uyuşmazlık konusu husus ve işveren belirlendikten sonra, eksik bildirilen dönemlerde işyeri bordrolarına geçen kişiler ile, komşu işyeri sahipleri ve bunların bordrolara geçmiş çalışanları gerektiğinde resen araştırılıp, bilgilerine başvurulmalı; uyuşmazlık konusu husus kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ... Başkanlığı dışındaki davalılara iadesine, 23.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.