Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2020/6162 Esas 2021/2878 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/6162
Karar No: 2021/2878
Karar Tarihi: 08.04.2021

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2020/6162 Esas 2021/2878 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi         2020/6162 E.  ,  2021/2878 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    İlk derece mahkemesince verilen hükümlerin suça sürüklenen çocuk müdafisi tarafından duruşmalı temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle, belirlenen tarihte müdafinin yerinde görülen talebine istinaden duruşmalı yapılan değerlendirmede başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Mağdurenin aşamalardaki ifadeleri, suça sürüklenen çocuğun değişik tarihlerde iki kez anal yoldan cinsel ilişkiye girdiğini belirtmesine rağmen ... Adli Tıp Şube Müdürlüğünce düzenlenen 23.02.2015 günlü, 2015/4046 sayılı doktor raporunda mağdurenin anal muayenesinde mukoza ve sfinkter tonusunun doğal bulunduğu ve rıza veya kayganlaştırıcı madde kullanımı halinde sfinkterin genişleme özelliği olduğu nazara alındığında kişinin livataya maruz kalıp kalmadığının tespitine tıbben imkan bulunmadığının bildirilmesi, suça sürüklenen çocuğun savunmalarında cinsel organını farklı zamanlarda kız arkadaşı olan mağdurenin anüsüne sürttüğünü beyan etmesi ve tüm dosya içeriği karşısında, mağdureye yönelik istismar eylemlerinin organ sokmak suretiyle gerçekleştirildiğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmayıp, mevcut haliyle sübuta eren fiillerin zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı düzeyinde kaldığı gözetilerek hüküm kurulması gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi,
    Suça sürüklenen çocuğun aşamalarda mağdurenin kendisine on altı yaşında olduğunu söylediği ve görünümü itibarıyla büyük gösterdiği yönündeki savunması, mağdurenin dosyaya sunduğu dilekçesinde yaşını büyük söylediğini belirtmesi ve tüm dosya içeriği nazara alındığında, olayda 5237 sayılı TCK"nın 30. maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı tartışıldıktan sonra hükme varılması gerekirken bu konuda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın eksik gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 230. maddesine muhalefet edilmesi,
    Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafisinin temyiz itirazları ile duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunması bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.