Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2015/12533 Esas 2016/2082 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12533
Karar No: 2016/2082
Karar Tarihi: 11.02.2016

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2015/12533 Esas 2016/2082 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2015/12533 E.  ,  2016/2082 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Yapıya resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Zemin bedelinin tespitine gelince;
Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibariyle doğru olmakla birlikte alınan rapor zemin bedeli yönünden hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
Dava konusu ile emsal taşınmazın emlak vergisine esas olan m2 rayiç değerlerinin karşılaştırılmasında; emsalin, dava konusu taşınmazdan daha değerli olduğu anlaşılmasına rağmen, bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın, emsalden daha değerli olduğu kabul edilerek bedel tespit edildiğinden alınan rapor inandırıcı değildir.
Bu nedenle, taraflara emsal satışları bildirmeleri için imkan tanınması; lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 11/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.