13. Hukuk Dairesi 2015/16668 E. , 2017/1749 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 01.08.2008 başlangıç ve 30.06.2009 bitiş tarihli Sporcu Sözleşmesi ile 2008-2009 Türkiye Hentbol Ligi sezonunda ... Belediyesi Spor Kulübünde lisanslı ve sözleşmeli olarak ve 20.000 TL ücretle/transfer bedeli üzerinden hentbolcu olarak çalıştığını, davalı tarafça sözleşmede belirtilen ücretinin ödenmediğini, ... ile ... arasında organik bağ bulunduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile, 20.000 TL miktarın, 01.08.2008 tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
Mahkeme, davacı tarafın talep etmiş olduğu 20.000 TL miktarın, dava tarihi olan 15/05/2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan birlikte alınarak, davacı tarafa verilmesine karar vermiş hüküm her iki tarafca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Borçlar Kanununun 101/1. maddesi gereğince muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Davacı,alacağının tahsili için davadan önce 18.02.2013 tarihinde ihtar göndererek ödeme için 1 günlük süre vererek davalıyı 20.02.2013 tarihinden itibaren temerrüde düşürmüştür. Bu durumda alacağa temerrüt tarihi olan 20.02.2013 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, dava tarihinden itibaren faiz yürütülmüş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
3-Davacı eldeki dava ile sözleşmeden kaynaklanan ücret alacağının tahsilini istemiş, davalı ... ise davacının belediye çalışanı olmadığını, diğer davalı spor kulubünün ayrı bir tüzel kişiliğinin olduğunu savunarak davanın husumettin reddini dilemiştir. Mahkemece, davalılar arasında hem organik bağ olduğu hem de asıl işveren, alt işveren ilişkisi bulunduğu kabul edilmiş ve dava konusu alacağın davalı taraftan birlikte alınarak, davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir. Ancak davacının hentbol sporcusu olarak çalıştığı, ücretlerinin ... Belediyesi tarafından ödendiği ve sporcuların antremanlarını yaptıkları yerin temininin ... Belediyesi tarafından sağlandığı, davalı spor kulübu ile spor kulübü iktisadi işletmesinin ... Belediyesine ait olduğu, böylece davalılar arasında hukuki ve organik bağ bulunduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle de sözleşmede kararlaştıran ücretin ödenmesinden davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken birlikte sorumlu tutulmaları usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 27,70 TL. harcın istek halinde davacıya, aşağıda dökümü yazılı 40,00 TL. kalan harcın davalı ... Başkanlığından alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.