Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/33263
Karar No: 2018/2598
Karar Tarihi: 13.02.2018

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2016/33263 Esas 2018/2598 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2016/33263 E.  ,  2018/2598 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    YARGITAY KARARI
    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 07.09.2005 tarihinden bu yana davalı şirkette çalıştığını, 30.11.2013 tarihinde müvekkilini iş akdinin haksız gerekçelerle İş Kanununun 25/II-e maddesi uyarınca feshedildiğini, müvekkilinin fesih yazısında belirtilen davranışların hiçbirini yapmadığını, zimmetine para geçirme iddiasının tamamen asılsız olduğunu, aynı zamanda iftira olduğunu ileri sürerek; feshin geçersizliği ile müvekkilinin işe iadesini, işe iade edilmemesi halinde 4 aylık boşta geçen süre ücreti ile 8 aylık ücret tutarında işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminatın tespitini talep ve dava etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili şirket bünyesinde 07.10.2005 tarihinden itibaren satış kadrosundaki farklı görevlerde çalıştığını, davacının şirketin güvenini kötüye kullanması, şirket nezdinde doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlar sergilemesi nedeniyle iş akdinin 30.11.2013 tarihinde haklı sebeplerle feshedildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece özetle; SGK kayıtları,toplanan delillerin değerlendirilmesinde; taraflar arasındaki iş akdinin belirsiz süreli olduğu, fesih tarihinde aynı iş kolunda 30 kişiden fazla çalıştığı, davacının hizmet süresinin 6 ayın üzerinde olduğu, davacının iş yerinin bütünü sevk ve idare eden işveren vekili ve yardımcısı olmadığı, işçi alma ve çıkartma yetkisi bulunmadığı, İş Kanunun 20. maddesine göre davanın 1 aylık yasal süresinde açıldığı, bu yönüyle davanın şartları yönünden engel bir durum görülmediği,davacının 07/09/2005-30/11/2013 tarihleri arasında davalı işveren nezdinde çalıştığı, taraflar arasında bölge sorumlusu ünvanı ile yapılmış bir iş akdinin bulunmadığı, dosyada mübrez savunma metinlerinden ve davacı beyanlarından davacının bölge sorumlusu olduğunun kabul edileceği, bölge sorumlusu görev tanımının davacıya tebliğ edilip edilmediği hususunda dosyada delil bulunmadığı, davacıya bağlı plasiyer ve müşteri sayısı belli olmadığı için kendisinden beklenen işleri yapıp yapamayacağını tespit etmek adına üzerindeki iş yükünün tanımlanamadığı ve ölçümlenemediği, davacıya bağlı olarak çalışan, dava dışı plasiyer ..."nın, aylarca açık bırakılarak tahsil edilemeyen bazı hesapların, vadesinden çok daha uzun sürede yapılan bazı tahsilatların ve usulüne uygun alınmadığı belli olan bazı ifadelerin farkında olan ve bilen taraf olduğu anlaşılır olmakla birlikte, bir üstündeki yönetici olan davacı bölge sorumlusunun bütün bunların farkında olan ve bilen taraf olduğunun kesin bir şekilde söylenemeyeceği ve satış operasyonları sırasında plasiyerler tarafından yapılan bir takım işlemlerin amiri konumunda bulunduğundan dolayı herhangi bir sorumluluğu ve kusuru olup olmadığı hususunun net bir şekilde tespit edilemediği ve davalı iddialarını ispatlayamadığı, düzenlenen bilirkişi raporunun oluşa ve esasa uygun kabul edildiği anlaşılmakla davacının işe iadesine karar verilerek hüküm kurulmuştur.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/II.c.1 maddesinde açıkça, feshin geçerli nedenlere dayandığının ispat yükü davalı işverene verilmiştir.
    İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu kanıtlayacaktır. Buna göre fesih işlemini yazılı yapmış olması, belli durumlarda işçinin savunmasını iste­diğini belgelemesi, yazılı fesih işleminin içeriğinde dayandığı fesih sebeplerini somut ve açık olarak göstermiş olması gerekir. İşverenin biçimsel koşulları yerine getirdiği anlaşıldıktan sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunun kanıtlanması aşamasına geçilecektir.
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi işverene, işçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenlerle iş sözleşmesini feshetme yetkisi vermiştir. İşçinin davranışlarından kaynaklanan fesihte takip edilen amaç, işçinin daha önce işlediği iş sözleşmesine aykırı davranışları cezalandırmak veya yaptırıma bağlamak değil; onun sözleşmesel yükümlülükleri ihlale devam etmesi, tekrarlaması olasılığından kaçınmaktır. İşçinin davranışları nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilebilmesi için, işçinin iş sözleşmesine aykırı, sözleşmeyi ihlal eden bir davranışının varlığı ge­rekir. İşçinin kusurlu davranışı ile sözleşmeye aykırı davranmış ve bunun sonucunda iş ilişkisi olumsuz bir şekilde etkilenmişse işçinin davranışından kaynaklanan geçerli bir fesih söz konusu olur. Buna karşılık, işçinin kusur ve ihmaline dayanmayan sözleşmeye aykırı davranışlarından dolayı işçiye bir sorumluluk yüklenemeyeceğinden işçinin davranışlarından kaynaklanan geçerli fesih nedeninden de bahsedilemez.
    İşçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenler, aynı yasanın 25. maddesinde belirtilen nedenler yanında, bu nitelikte olmamakla birlikte, işyerlerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen nedenlerdir. İşçinin davranışlarından veya yetersizliğinden kaynaklanan nedenlerde, iş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli nedenlere dayandığını kabul etmek gerekecektir. Özellikle işçinin davranışı işyerinde olumsuzluklara yol açmış ise feshin son çare olarak bakılması işverenden beklenmemelidir.
    İspat yükü kendisinde olan işveren, geçerli ve haklı nedende davacının davranışının veya yetersizliğinin iş yerinde olumsuzluklara yol açtığını ve iş ilişkisinin çekilmez hal aldığını da ispat etmelidir.
    Dosya içeriğine göre bölge sorumlusu olan davacının iş yerinde işçi olarak dava dışı çalışan .... tarafından aylarca açık bırakılarak tahsil edilemeyen bazı hesapların ve vadesinden çok daha uzun sürede yapılan bazı tahsilatların usulüne uygun alınmadığı,belli olan bazı iadelerin farkında olan ve bilen taraf olduğu ve davacının bölge sorumlusu olarak satış operasyonları sırasında plasiyerler tarafından yapılan işlemlerin amiri konumunda olup gözetim ve denetim sorumluluğunun bulunduğu,süregelen ve sıklıkla tekrarlanan dava dışı işçinin davranışlarının iş yerinde olumsuzluklara yol açtığı, iş ilişkisinin işveren açısından sürdürülmesinin beklenmez bir hal aldığı anlaşılmaktadır. İş sözleşmesinin feshi davacının davranışlarından kaynaklanan geçerli nedene dayanmaktadır. Burada artık işverenin davacıyı başka yerde değerlendirmesi aranmaz. Davanın reddi yerine kabulü hatalıdır.
    Ayrıca hakimin hukuki bilgi ile çözebileceği "feshin niteliği" hakkında bilirkişi incelemesi yaptırılması da HMK.nın 266/1. maddesine aykırıdır.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM : Yukarda açıklanan gerekçe ile;
    1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2. Davanın REDDİNE,
    3. Alınması gereken 35,90 TL. karar harcından davacının yatırdığı 24,30 TL. peşin harcın mahsubu ile 11,60 TL. bakiye karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
    4.Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 200.00 TL. yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5.Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.180,00 TL. ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    Kesin olarak 13/02/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi