Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3570
Karar No: 2020/2070
Karar Tarihi: 05.03.2020

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/3570 Esas 2020/2070 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2019/3570 E.  ,  2020/2070 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak ilâmında belirtildiği şekilde, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili ve davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre temyiz eden vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2) Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun m. 86/9. maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. 506 sayılı Kanunun 79/10.maddesi; “Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.” hükmüne amir olup, benzer düzenlemeye 5510 sayılı kanunun 86/9.maddesinde de yer verilmiştir.
    Somut olayda davacı, davalılardan ..."a ait işyerinde 01.06.1987 - 11.02.2010 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını, ancak 10.08.1991-30.01.1993 ile 03.01.1995-24.01.1996 tarihleri arasındaki çalışmalarının Kuruma bildirilmediğini, diğer davalı ... Döküm San. Tic. Ltd. Şti. işyerinde ise 11.02.2010-21.11.2010 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını, ancak 10.04.2010-21.11.2010 tarihleri arasındaki çalışmalarının Kuruma bildirilmediğini belirterek; Kuruma bildirilmeyen bu dönemlerde hizmet akdine dayalı sigortalı olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne dair verilen ilk kararın Dairemizce bozulması üzerine, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın; davalı ... yönünden hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeni ile reddine, davalı ... Döküm San. Tic. Ltd. Şti. yönünden esastan reddine karar verilmiştir.
    506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve benzer 5510 sayılı Kanun m. 86/9. maddesine göre Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerekir. Kanunda yer alan 5 yıllık süre, hak düşürücü olup mahkeme tarafından kendiliğinden nazara alınması gerekir. Yönetmelikle tespit edilen belgelerin bu meyanda işe giriş bildirgesinin verilmesi durumunda hak düşürücü sürenin işlememesi, ancak iş bu belgelerin içerdiği işe başlama tarihinden sonraki dönem için söz konusudur.Yönetmelikte sayılan belgelerden birisinin verilmiş olması halinde artık hak düşürücü süreden söz edilemez.
    Anılan maddenin yorumunda Yargıtay uygulamasına göre, sigortalının çalıştığı işyerinden askerlik nedeniyle ayrılıp terhisini müteakip aynı işyerinde çalışmaya devam etmesi durumunda, davacıya ödenen ücretten sigorta priminin kesildiği hallerde, Kurumun denetim elemanlarınca davacının çalışmasının tespit edildiği durumlarda hak düşürücü süreden bahsedilemez. Ayrıca çalışmanın blok çalışma niteliğinde olması yani kesintisiz devam etmesi halinde hak düşürücü süreden bahsedilemeyeceği gibi, mevsimlik çalışmanın bulunması ve bu çalışmanın yıllar itibariyle kesintisiz sürdüğünün kabulü halinde de çalışılmayan dönemde hizmet akdi askıda olduğundan hükme esas alınan 5 yıllık hak düşürücü sürenin başlangıcı olarak, mevsimlik çalışmanın sona erdiği yılın sonu esas alınması gerekir. Aynı ilkeler Hukuk Genel Kurulu"nun 05.02.2003 gün ve 2003/10-7 E., 2//353 K.; 27.04.2011 gün ve 2011/10-52 E.-2011/221 K. sayılı ilamlarında da benimsenmiştir.
    Somut olayda, davacıya ait hizmet cetvelinden davacının davalılardan ..."a ait işyerinden tespitini istediği 03.01.1995-24.01.1996 dönemi öncesinde, (01.02.1993-02.01.1995 tarihleri arasında) 331 gün, sonrasında ise (25.01.1996-10.02.2010 tarihleri arasında) 4350 gün prim ödemesi yapıldığı anlaşılmakla, 03.01.1995-24.01.1996 döneminde hak düşürücü sürenin varlığından söz edilemeyeceğinden, esasa girilerek karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin hüküm tesisi bozmayı gerektirmektedir.
    3) Kabule göre de; Karar tarihinde yürürlükte bulunan 2019 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2.maddesinde, "Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur." düzenlemesi yer almakta olup, mahkemece yanılgılı değerlendirme ile bu düzenlemeye aykırı olarak, davanın reddi sebebi ayrı olan davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunması gerekirken tek vekalet ücretine hükmedilmesi bozma nedenidir.
    Açıklanan, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, temyiz eden vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.03.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi