Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/15556
Karar No: 2020/7190
Karar Tarihi: 29.06.2020

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/15556 Esas 2020/7190 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Yargıtay 15. Ceza Dairesi, nitelikli dolandırıcılık suçundan şüphelilerin kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kanun yararına bozma talebiyle incelenmesi sonucunda, müştekilerin ifadelerinin alınmaması ve şikâyet dilekçesinde belirtilen şüphelilere ait şirketin terkin edildikten sonra bile müştekilerle alışverişe devam ettiği, alınan çeklerin karşılıksız çıktığı ve şirketlerini muvazaalı şekilde boşalttıkları iddiaları nazara alındığında yeniden soruşturma yapılarak suçun manevi unsuru da tartışılarak karar verilmesi gerektiği belirtilerek 4. Sulh Ceza Hâkimliği'nin kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160, 170/2, 172, 173/3 maddeleri.
- 309. madde (kanun yararına bozma) ve 4. fıkra (a bendi) uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesi.
15. Ceza Dairesi         2019/15556 E.  ,  2020/7190 K.

    "İçtihat Metni"


    Nitelikli dolandırıcılık suçundan şüpheliler ... ve diğerleri haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 09/05/2018 tarihli ve 2018/22645 soruşturma, 2018/13540 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii... 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 11/07/2018 tarihli ve ... değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 04/12/2019 gün ve 94660652-105-33-11919-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13/12/2019 gün ve 2019/123439 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Somut olayda, müştekiler ile şüpheliler arasında, 2010 yılından itibaren devam eden ticari ilişki olduğu, bu kapsamda ticari alış veriş sonrası şüphelilerin edimlerini yerine getirmediği, dolayısıyla şikayetin hukuki ihtilaf derecesinde kaldığı ve dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de,... Cumhuriyet Başsavcılığınca müştekilerin ifadeleri alınmadığı gibi şikâyet dilekçesinde isimleri belirtilen şüphelilerin de ifadelerine başvurulmaksızın kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, yine şikâyet dilekçesinde adı geçen tanıkların ifadelerinin alınması gerektiği, müştekilerin iddia ettiği gibi şüphelilerin şirketlerini terkin ettirdikten sonra değişik tarihlerde şikayetçi şirketten çek ile ödeme yaparak mal almaya devam ettikleri ve çeklerin karşılıksız çıktığı iddia edildiği,... Cumhuriyet Başsavcılığınca Ticaret Sicil Müdürlüğüne ve bağlı bulunduğu Vergi Dairesine müzekkere yazılarak şirketin terkin edilip edilmediğinin tespiti ile terkin edildi ise hangi tarihte terkin edildiğinin araştırılmadığı, şirketin fiilen faaliyette bulunup bulunmadığı tespit edilmediğinden, sadece müştekiler vekilinin şikayet dilekçesi ile yapılan eksik soruşturma sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Müşteki vekilinin şikayet ve aşamalardaki itiraz dilekçelerinde; Müştekilere ait demir çelik şirketinin şüphelilerin şirketi ile 2010 yılından beri ticari ilişki içerisinde olduğu, şüphelilerin en başta müştekilerle ve bir çok şirket ile küçük çaplı alışveriş yaparak güven sağlayıp sonra büyük alışverişlere başladıkları hatta şirketlerini terkin ettirmelerine rağmen bu durumu gizleyip alışverişe devam edip müştekilerden aldıkları malları satıp mal edindikleri ve verdikleri çekleri de baştan itibaren karşılıksız çıkacağını bilerek verdikleri, üstelik şirketi de muvazaalı şekilde boşalttıklarını belirttiği,
    Her ne kadar taraflar arasında hukuki ihtilaf boyutunu aşmayan ticari ilişki olduğu belirtilmiş ve kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; müştekilerin itirazlarında yeni delil olarak beyan ettikleri şüphelilere ait şirketin terkininden sonra faalmiş gibi kendileriyle alışveriş yapıp karşılıksız çıkan çekler verdiklerine ve alışveriş yaptıklarına dair iddialar nazara alınarak şirketin terkin edilip edilmediği faaliyet gösterip göstermediğinin belirlenmesi, şüphelilerin savunmasının alınması ve benzer türden şikayetlerin olup olmadığının araştırılmasından sonra suçun manevi unsuru da tartışılarak bir karar verilmesi gerektiğinden, kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, itirazın reddine ilişkin... 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 11/07/2018 tarihli ve ... değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 29/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi