11. Hukuk Dairesi 2016/8067 E. , 2018/1601 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen .../02/2016 tarih ve 2013/14-2016/106 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, .../02/1914 tarihinde resmen kurulan ...ı"nın çıkardığı ve ... ... adına ... adet nama yazılı her biri 500,00 TL bedelli nama yazılı paylar ile 39 adet kupon bankanın pay defterin işlendiğini, ... ...’ın bu hisse senetlerini 27/.../2012 tarihinde müvekkiline devrettiğini, ...ı davalı ...’ye devredildiğini, 30/.../2002 tarihinde ise ...’a satıldığını, devir sözleşmesine göre bankanın bilançosunun bütün yükümlülüklerinin ... tarafından devralınacağını, bilanço dışı gayrinakti yükümlülüklerinin bir bölümünün yine ... tarafından devralınacağını, kalanların tatbiki ve komisyon tahsilinin TSMF adına ... tarafından yürütüleceğini, bahse konu hisse devir işleminin mali bünye açısından sorumsuz olarak gerçekleştirilmesinin teminen ...ın ödenmiş sermayesinin 2002 yılında 58.000.000,00 TL"ye çıkarıldığını, devir işlemi sonucunda ayrıca bir sermaye ihtiyacı çıkması durumunda bu açığın nakden ve her türlü muvazaadan ari olarak karşılanacağının taahhüt edildiğini belirterek hisse senetlerinin ve kuponların devrinin davalı banka pay defterine tescilini, dava tarihindeki gerçek değerinin ve geçmiş dönem kâr payı ile hazırlık dönemi faizinin tespiti ile fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydıyla 350.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, idari yargının görevli olduğunu, husumet itirazları olduğunu, davacının elindeki Tarişbank hisselerinin dava ile illiyet bağı olmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, huzurdaki davanın açılma amacının haksız kazanç temini etmeye yönelik olduğu, Danıştay’ın kesinleşen kararları çerçevesinde hisse devir işleminin hukuka uygun bulunduğu, bankanın hisselerinin ...’ye intikaliyle önceki hissedarların hissedarlık sıfatlarının da kanun hükmü gereği sona erdiği, dava konusu hisse senetlerinin bugün itibariyle hiçbir değerinin bulunmadığı, bu nedenle davacı ve dava dışı ... ...’ın hissedarlık sıfatlarının bankanın fona devir tarihi itibariyle sona erdiğini, hisse senedi devir sözleşmesine konu hisselerin tamamının ...’ye ait olduğunu, banka ana sözleşmesinin 8. maddesine göre yönetim kurulu kararı olmadan hisse devri yapılmasının mümkün olmadığını, hisse senedi devir sözleşmesinin müvekkil ... A.Ş. açısından hiçbir geçerliliğinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, dava dışı ... ...’ın zamanaşımı süresi içerisinde banka pay defterine tescil işlemini yaptırmadığını, hisseleri devreden ... ...’a da dava açılması gerektiği, müvekkil fona husumet yöneltilemeyeceği, talebin zamanaşımına uğradığı, banka ana sözleşmesine göre yönetim kurulu kararı olmadıkça hisse senetlerinin üçüncü kişilere devredilmeyeceği, hisse senedinin ancak pay defterine kayıtla mümkün olabileceği, pay devri için gerekli izin ve onay işlemleri olmaksızın yapılan devrin bankaya karşı bir geçerlik kazanmayacağı belirtilerek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, dava dışı bankanın fona geçiş zararının 98.479 milyar TL olup, banka ödenmiş sermayesi 55.000 milyar TL olduğu, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin .../07/2011 tarih 2009/10394 Esas ve 2011/9224 Karar sayılı kararından da anlaşılacağı üzere davacının hisse senetlerinin mülkiyetinin ..."ye geçmesi ve ondan da ...’a geçmesi işleminin Danıştay kararıyla uygun olduğu, ...’a ödenmiş sermayesinin de bir artış olmayacağı için davacının hisse senetlerinden kaynaklanan talep hakkının da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 01/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.