Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/16170 Esas 2019/3937 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16170
Karar No: 2019/3937
Karar Tarihi: 02.04.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/16170 Esas 2019/3937 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/16170 E.  ,  2019/3937 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalı ... hakkında takip yapıldığını, takibin semeresiz kaldığını, mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazını 27.11.2013 tarihinde düşük bedel ile davalı ..."a sattığını belirterek, bu tasarrufun iptalini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, müvekkilinin iyiniyetle raiç bedelden taşınmazı satın aldığını, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı ..., duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
    Mahkemece, taşınmazın tapudaki satış bedeli ile gerçek değeri arasında bedel farkı bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere, göre davacı alacaklı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dosya, içerisindeki bilgi ve belgelere göre taşınmazın tapudaki tam hisse değerinin satışı 52.000,00 TL olup bilirkişi tarafından gerçek değerinin 91.950,00 TL olarak belirlendiği bu hali bir mislini aşan fark olmadığı gibi davalı üçüncü kişinin taşınmaz alımı için bankadan 70.000,00 TL kredi çektiği de sabit olduğundan, bedel farkı

    bulunmadığının tesbiti yerinde ise de, dosya kapsamından borçu adresinde İİK"nun 105.maddesi kapsamında yapılmış bir haciz olmadığı gibi İİK"nun 143.maddesi gereği düzenlenmiş aciz belgesi de sunulmadığından davanın borçlunun aciz hali yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece yazılı gerekçelerle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Davanın bu ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi halinde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2.maddesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ve gerekçe ile davanın esastan red edilerek nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nin geçiçi 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nin 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 4.bendindeki "AAÜT gereğince takdir olunan 2.400,00 TL" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "A.A.Ü.T 7/2.maddesi uyarınca 1.500,00 TL maktu" ibaresinin yazılmasına kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 02/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.