İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

K A R A R

1-Borçlu vekilinin ve üçüncü kişinin temyiz itirazlarının reddine,
2-Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Borçlu aleyhinde başlatılan takipte, alacaklı vekilinin gösterdiği işyeri adresinde hacze gidildiği, alacaklı vekilinin menkul ve hasılat haczi talebinin icra memurunca reddedildiği, bu işlemin alacaklı vekilince şikayet edilmesi üzerine İcra Mahkemesi"nce; menkul haczi isteminin reddine ilişkin memur kararının iptaline, hasılat haczi talebinin reddi işleminin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, buna yönelik şikayetin ise reddine karar verilmiştir.
Kural olarak İcra Müdürü alacaklının talebi üzerine haciz uygulamak zorundadır. İİK"nun da yapılan değişiklikle, İcra dairesine alacaklının haciz isteminin yerine getirilmesi konusunda tanınmış takdir yetkisinin yorum yolu ile kapsamının genişletilmesi mümkün değildir. İcra dairesi, alacaklının gösterdiği yerlerde menkul hükmünde olan hasılatın da haczini uygulamak zorunda olup, varsa ilgilileri istihkak iddiası ileri sürebilir ve İcra Müdürlüğü"nce buna ilişkin prosedür uygulanır.
Mahkemece, alacaklı vekilinin hasılat haczi talebinin reddine ilişkin İcra Memuru işleminin de iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK"nun 366.maddesi ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 26.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.