Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13108
Karar No: 2017/1621
Karar Tarihi: 09.02.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/13108 Esas 2017/1621 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/13108 E.  ,  2017/1621 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalıya ait düğün salonunda 18.8.2013 tarihinde sünnet düğünü yapmak üzere 2400 TL"ye anlaştığını, kararlaştırılan tarihte düğün salonuna gittiğinde başka bir kişiye ait düğün organizasyonu yapıldığını, bu nedenle yeni bir düğün salonu tutmak zorunda kaldığından zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla maddi ve manevi zararları için şimdilik 2000 TL"nin faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 810,00- TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Anayasanın 141/3 maddesinde "Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" hükmü yer almaktadır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 298/2. maddesine göre; Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Açıklanan bu hükümler en başta yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir ve emredici hükümlerden olup "Kamu Düzeni" amacı ile vaz"edilmişlerdir. Bu hükümlerle getirilen anılan biçim koşulları hükmün açıklığı ve anlaşılırlığı kadar infaz kabiliyetini de sağlamak amacını taşımaktadır. Aksı hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Hatta giderek denebilir ki, dava içinden davalar doğar. Hükmün hedefine ulaşmasını engeller, Kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz.
    Görülmektedir ki, uyuşmazlıkların çözümünde yargıya düşen en önemli görevlerden birisi de açık ve net çözümler bulmak, anlaşılabilir, tutarlı kararlarla kamu düzen ve barışının sağlanmasına hizmet etmek olmalıdır. Taraflar ancak gerekçe sayesinde hükmün hangi maddi ve hukuki sebebe dayandırıldığını anlayabilecekleri gibi Yargıtay denetimi de ancak kararın gerekçe içermesi halinde mümkün olacaktır. İşte bu nedenledir ki, kararın gerekçesinde hangi maddi vakıanın hangi hukuki sebeple davacıyı haklı gösterdiğinin açıklanması halinde ancak, HMK.nun 298. maddesine uygun bir kararın varlığından söz edilebilecektir. Gerek Anayasamız, gerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile getirilen ve yukarıda açıklanan yasal düzenlemelerin nihai amacı da budur.
    Adil yargılanma hakkının içinde barındırdığı temel haklardan olan ve dayanağını insan onuru ile eşitlik ilkesinden alan, hukuki dinlenilme hakkının üç unsuru vardır. Bunlar, tarafların yargılama konusunda bilgilenme hakkı, yargılama ile ilgili açıklama ve ispat hakkı, bu açıklamaların mahkemece dikkate alınıp değerlendirilmesi yükümlülüğüdür. Gerekçe özellikle tarafların yargılamada dikkate alındığının, açıklama ve delillerinin değerlendirildiğinin bir göstergesidir.
    Kararın gerekçeli olması hukuk devletinin ve hukuki güvenlik ilkesinin de bir gereğidir. Zira, mahkemenin keyfilikten uzak şekilde, hukuka ve kanuna uygun karar verip vermediği ancak gerekçeden anlaşılabilir. Bu sebepledir ki, Anayasa"da kararların gerekçeli olması özel olarak vurgulanmıştır.
    Yukarıda açıklanan hukuki olgular ışığında temyize konu kararın incelenmesinde, davanın kabul edilmesine rağmen, tarafların ileri sürdükleri delillerin değerlendirmesi ve tartışmasının yapılmadığı, kabulün nedenleri konusunda gerekçelendirme yapılmadığı yalnızca davacı ve davalı tarafın cevap dilekçelerinin özetlenmesi ile yetinildiği, bu bağlamda davanın kabulüne dair gerekçe oluşturulmayarak Anayasanın 141/3. ve 6100 sayılı HMK.nun 298/2. maddesine aykırı davranıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece değinilen bu yönlere aykırı davranılarak yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, ikinci bentte belirtilen nedenle tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi