Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9829
Karar No: 2019/3927
Karar Tarihi: 02.04.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/9829 Esas 2019/3927 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/9829 E.  ,  2019/3927 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı ..., ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı alacaklı vekili, borçlu davalı ... hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı, alacaklılardan mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazlarını karısı .... ile kızı ..."ye devrettiğini belirterek bu tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiş, ikinci açtığı dava da ise borçlunun ortağı olduğu limited şirket hisselerini kızları ...."ye devrettiğinden bu hisse devirlerinin de iptali istemiş, mahkemece davalar arasında irtibat bulunduğundan birleştirme kararı verilmiştir.
    Davalı ..., .... vekili, davacının takibe koyduğu senetlerin teminat senedi olduğunu, müvekkilleri ...arasındaki boşanmanın gerçek olduğunu, tasarrufların, senetlerin tanzim tarihinden önce yapıldığını belirterek, davanın haksız açıldığından reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, dosyadaki belgelere göre davalı ... ve ..."nin borçlu ..."ın kızları, davalı ..."nin eşi

    olduğu, tasarrufun eşlerin boşanmasından önce gerçekleştiği ve akrabalar arasındaki tasarrufların İİK"nun 278/3-1 maddesine göre bağış niteliğindeolduğu ve iptali gerektiği gibi ivazlar arasında bedel farkı olduğundan bahisle dava konusu 5702 ada 2 parsel, 6575 ada 1 parsel 29 sayılı bağımsız bölüm, 5321 ada 1 parsel, 2937 ada 20 parseldeki (15/1718 hisseye ilişkin) 6575 ada 1 parsel 1 sayılı bağımsız bölüm ve birleşen davada.... Noterliğinin 15/10/2010 tarih 38848 yevmiye ile ve aynı noterliğin 08/02/2010 tarih 05207 yevmiye ile davalı borçlu tarafından davalılar ... ve ...."ya yapılan pay devirlerine ilişkin tasarrufun iptaline, dava konularından:
    a-477 ada 25 parsel yönünden: Bu parsele ilişkin iptali talep edilen tasarrufun 22/03/2010 tarih ve 7/692 hissenin davalı borçlu ..."dan ..."ya devrine ilişkin olup, getirtilen akit tablolarının incelenmesinde; bu tarihte böyle bir hissenin satışına ilişkin tasarruf işleminin gerçekleştirilmediği
    b-5321 ada 3 parsel 13 ve 25 sayılı bağımsız bölümler yönünden: Bu taşınmazların 25/10/2005 tarihinde satıldığı borcun dayanağı senetlerin vade tarihlerine göre tasarruf işlemi borcun doğumundan çok önce gerçekleştiği gibi İİK 284. maddesine göre bu taşınmazlardaki tasarruf tarihi nazara alındığında, davanın 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, dolayısıyla dava ön şartının gerçekleşmediği
    c-3600 ada 4 parsel 2 ve 20 sayılı bağımsız bölümler yönünden: Bu parsellerle ilgili davalı borçlu tarafından yapılmış bir tasarrufun bulunmadığı olmadığı gibi taşınmazların 4. kişilere devrinin gerçekleştirildiği ve söz konusu parsellerle ilgili 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/1098 esas 2014/118 karar ile hüküm kurulduğu ve davacı tarafından açılan davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşıldığından
    d-2937 ada 17 parsel yönünden: davalı borçlu ..."nın davalı ..."ye vekaleten işlem yaptığı, bizzat kendisinin yaptığı bir tasarruf bulunmadığı
    e-2937 ada 20 parsel yönünden: davalı borçlu ..."nın yaptığı bir tasarruf olmadığı
    f-2937 ada 20 parsel ile ilgili 2 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/1072 esas 2016/50 karar sayılı ilamı ile hüküm kurulmuş ve davacı tarafından açılan davanın kabulü ile 9/859 hissenin tapu kaydının iptaline karar verilmiş bahisle

    bu taşınmazlar yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılar .... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasıdır.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere göre davalı ... tüm davacı alacaklı vekili ile davalılar ... vekillerinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava konusu 3600 ada 4 parsel 2 ve 20 nolu bağımsız bölümlerin borçlu tarafından yapılmış bir satış olmadığı ve .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/1098 esas 2014/118 karar ile hüküm kurulduğu ve davacı tarafından açılan davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir.
    Anılan bu davada, dava konusu 3600 ada 4 parsel 2 ve 20 nolu bağımsız bölümler hakkında davacı ve dava dışı Ahmet Kürtüncü tarafından davalı ... ve ... aleyhine açılan davada taşınmazların davacılar ile davalı ... arasında aktedilen kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği onun talimatı ile eşi ... adına tescil edildiği belirtilerek daha sonra taşınmazın elden çıkarıldığı bu nedenle bedelin tahsili talep edildiği ve yargılama henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Belirtilen bağımsız bölümler borçlu namına... adına tescil edildiği durumda borçlu ... tarafından ..."ye devredilmiş sayılacağından kararın bu hali ile kesinleşmesi durumunda davanın konusu kalmayacağı, aksi halde yargılama ile belirlenen duruma göre karar verilmesi gerektiğinden bu davanın kesinleşen sonucunun bekletici mesele yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
    3-Dava konusu 2937 ada 17 parsel nolu taşınmazı davalı ... 24.08.2009 tarihinde dava dışı Kısmet Dirçer"den satın almış ise de dosya içeriğinden bu parselle ilgili olarak diğer hissedarların davalı ... ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığı görüldüğünden, bu taşınmazın da kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği borçlu ... yerine doğrudan kızı Sümeyye adına tescil edilip edilmediği araştırılarak, böyle bir durumun varlığı halinde davalı ..."nin bir kısım hissesini dava dışı Hasan Ayaydın"a sattığı da dikkate alınarak davanın İİK"nun

    283.maddesi gereği bedele dönüşüp dönüşmediği de diğerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi de doğru değildir.
    4-6100 sayılı HMK"nın 297. maddesinde hükümde hangi hususların yer alacağı belirtilmiştir. HMK"nın 297/2. maddesinde hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olduğu hükmü getirilmiştir. Bunun amacı, hükmün infaz edilecek kısmı sonuç kısmı olacağından sonuç kısmının infaz ve uygulamaya elverişli olarak yazılmasını sağlamaktır.
    Somut olayda, hüküm kısmının birinci bendinde 5321 ada 1 parsel ile ilgili davanın kabulüne karar verilmiş ise de dava konusunun 5321 ada 1 parsel 3 nolu bağımsız bölüm olması ikinci kısımda e ve f bentlerinde 2937 ada 20 parsel yönünden iki ayrı parsel gibi değerlendirme yapıldığı, Bu şekilde kurulan hükmün infazında zorlukla karşılaşılabileceği gibi taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterildiği bir hüküm olarak kabulü de mümkün değildir.
    Bu nedenle bu taşınmazlarla ilgili sair yönler incelenmemiştir.
    SONUÇ: Yukarda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ..."nin tüm, davacı alacaklı vekili ile davalılar Sümeyye, ... vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine 2 ve 3 nolu bentlerde açıklanan nedelerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının 4 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile bu taşınmazlarla ilgili sair yönler incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 14.049,15 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ..."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ..."ye geri verilmesine 02/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi