Esas No: 2020/6290
Karar No: 2022/692
Karar Tarihi: 03.03.2022
Danıştay 9. Daire 2020/6290 Esas 2022/692 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2020/6290 E. , 2022/692 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2020/6290
Karar No : 2022/692
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından verilen bildirim üzerine 2016 yılına ilişkin olarak tahakkuk ettirilerek ödenen toplam 207.983,38 TL tutarındaki elektrik üretimi lisans harcının iadesi talebiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile ödenen tutarın yasal faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; olayda, uyuşmazlığın çözümünün, elektrik üretim faaliyeti yapan davacı şirket tarafından ödenen havza hidrolik gözlem bedelinin; su kullanım bedeli ödemeyenlerin dava konusu elektrik üretimi lisans harcına tabi tutulması gerektiği yönündeki düzenlemeye yer veren 492 sayılı Harçlar Kanunu kapsamındaki su kullanım bedeli ile aynı mahiyette olup olmadığının değerlendirilmesine bağlı olduğu, gerek 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu, gerek 6456 sayılı Kanun ve gerekse 492 sayılı Harçlar Kanunu'nda su kullanım bedeli, özelleştirme bedeli ve lisans ihale bedeli kavramlarının tanımlarına, açıklamasına ve içeriğine yer verilmediği ve anılan tanımların ikincil alt düzenlemelerde de bulunmadığı, dolayısıyla su kullanım bedeli ile havza hidrolik gözlem bedelinin aynı mahiyette olup olmadığının söz konusu mevzuatın yorumlanmasına bağlı olduğu anlaşıldığından, davada vergi hatası olduğu ileri sürülen hususun, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerinin aradığı anlamda hesap ve vergi hatası kapsamında değerlendirilemeyeceği sonucuna varıldığı, bu bakımdan; vergilendirme işlemine karşı süresinde açılacak idari davada incelenebilecek iddiaların, Vergi Usul Kanunu'nun 124. maddesinde vergi hataları için öngörülen idari başvuru yolu izlenerek tesis ettirilen işleme karşı açılan idari davada incelenmesine olanak bulunmadığı sonucuna varıldığından, dava konusu düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Olayda vergi hatası bulunduğu, 2016 yılı için "Havza Hidrolojik Gözlem, Değerlendirme ve Kontrol Hizmet Bedeli" adı altında ödeme yapıldığı, anılan bedelin 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (8) sayılı Tarife'de belirtilen "su kullanım bedeli" ile aynı bedel olduğu, bu yönde verilen mahkeme kararları bulunduğu, bu bedel ödendikten sonra bir de elektrik üretimi lisans harcı alınmasının çifte vergilendirme yasağına aykırı olduğu, mevzuatta "su kullanım bedeli"nin tanımına yer verilmediği, verginin konusunu belirlemek için bu kavramın ne anlama geldiğinin yasa ile açıkça belirlenmesi gerektiği, bu kavramın yasal tanımının yapılmamasının hukuki güvenlik ve belirlilik ilkelerine aykırı olduğu, temyize konu kararda itirazlarının gerekçeli olarak karşılanmadığı, adil yargılanma haklarının ihlal edildiği iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.Temyiz isteminde bulunandan …TL maktu harç alınmasına,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 03/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.