16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5102 Karar No: 2019/505 Karar Tarihi: 04.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5102 Esas 2019/505 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi'nin 2018/5102 E. ve 2019/505 K. sayılı kararı, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan hüküm giyen bir kişinin temyiz başvurusunun reddedilmesi üzerine verildi. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, delillerin hukuka uygun elde edildiği ve iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği, vicdani kanının kesin ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirlendi. Ancak, hüküm fıkrasında silahlı terör örgütlerine uygulama imkanı bulunmayan 3713 sayılı Kanunun 7/1 maddesi gösterildiği için hüküm BOZULDU. Bu hata CMK'nın 303. maddesi uyarınca düzeltilebileceği için, hükmün birinci fıkrasından \"3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu\"nun 7/1 yollamasıyla kısmı çıkartılarak sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hüküm DÜZELTİLMESİNE karar verildi. Kararda, hüküm için TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddelerinin uygulandığı belirtildi.
16. Ceza Dairesi 2018/5102 E. , 2019/505 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : 3713 sayılı Kanunun 7/1. maddesi yollamasıyla TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Dairemizin 24.04.2017 tarih 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı ilk derece kararında ve 14.07.2017 tarih 2017/1143 - 4758 sayılı ilamında açıklandığı üzere, silahlı terör örgütü olduğuna karar verilen FETÖ/PDY yapılanmasına üyelikten ./..
hüküm verilirken, hüküm fıkrasının 1. maddesinde atıf maddesi olarak silahlı terör örgütlerine uygulama imkanı bulunmayan 3713 sayılı Kanunun 7/1 maddesinin gösterilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun 5271 sayılı CMK"nın 303. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün birinci fıkrasından "3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu"nun 7/1 yollamasıyla" kısmının çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.