1. Hukuk Dairesi 2016/6937 E. , 2019/5171 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ :TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;
Asıl ve birleştirilen davada davacılar, ortak mirasbırakanları ..."nin 147 ada 39 parsel (eski 232 parsel) sayılı taşınmazını 05.11.1992"de dava dışı ..."e satış suretiyle temlik etiğini onun da mirasbırakanın çocukları olan davalılara 1/2"şer paylı olarak 14.12.1992 tarihinde yine satış suretiyle devrettiğini, işlemin mirastan mal kaçırma amacıyla ve muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek, miras payları oranında tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında davacılardan ... davasını takip etmeyeceğini bildirmiştir.
Asıl ve birleştirilen davada davalılar, temlikin bedeli karşılığında yapıldığını, muvazaanın olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davacılardan ..."nin davasını takip etmemesi sebebi ile onun yönünden davanın açılmamış sayılmasına, diğer davacılar yönünden ise muvazaa iddiasının ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, asıl ve birleştirilen davada davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 10.10.2019 Perşembe günü saat 9.30 da daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ..."un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle temlikin muvazaalı olduğu saptanarak davanın kabul edilmiş olması doğru olduğuna göre; asıl ve birleştirilen davada davalı vekilinin yerinde bulunmayan esasa yönelik temyiz itirazının reddine.
Asıl ve birleştirilen davada davalı vekilinin harca yönelik temyiz itirazlarına gelince,
Bilindiği üzere, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında dava değerinin, çekişme konusu taşınmazların tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçı ya da mirasçıların miras paylarına isabet eden toplam değer olduğu kuşkusuzdur.
Dava 20.000,00 TL değer gösterilmek ve harçlandırılmak suretiyle açılmış, taşınmazın keşfen belirlenen değeri üzerinden harç tamamlanmış olup davacıların 12/32 payına isabet eden 129.062,90 TL yerine taşınmazın tamamının değeri olan 344.167,75 TL üzerinden harca hükmedilmesi isabetsizdir.
Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükümden "Harçlar Kanunu gereğince bu dava için alınması gereken 23.510,09 TL nispi harcın peşin alınan 1.057,50 TL den mahsubu ile bakiye kalan 22.452,59 TL nin davalılar ve dahili davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,” ibaresinin çıkarılarak yerine “Harçlar Kanunu gereğince bu dava için alınması gereken 8.816,23 TL nispi harcın peşin alınan 1.057,50 TL den mahsubu ile bakiye kalan 7.758,73 TL nin davalılar ve dahili davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,” ibaresinin yazılmasına, asıl ve birleştirilen davada davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi hükmün bu şekliyde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.