Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5838 Esas 2019/495 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5838
Karar No: 2019/495
Karar Tarihi: 04.02.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5838 Esas 2019/495 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olması suçlamasıyla yargılandığı bir dava Bölge Adliye Mahkemesi tarafından görüldü. Mahkeme, sanığın TCK'nın 314/2, 3713; TMK'nın 5/1; 53/1, 58/9, 63. hükümleri uyarınca suçlu olduğuna hükmetti. Ancak bu karar Ceza Dairesi tarafından temyiz edildi ve hüküm kaldırılarak TCK'nın 314/2, 3713; TMK'nın 5/1; TCK'nın 62, 53/1, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verildi. Yapılan incelemede, usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak şekilde eksiksiz olarak sergilendiği ve doğru olarak nitelendirildiği sonucuna varıldı. Sonuç olarak, temyiz davası esastan reddedilerek hüküm onandı. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK'nın 314/2, 3713; TMK'nın 5/1; TCK'nın 62, 53/1, 58/9, 63.

16. Ceza Dairesi 2018/5838 E. , 2019/495 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : Bölge Adliye Mahkemesinin yerel mahkemenin
sanığın TCK"nın 314/2, 3713; TMK"nın 5/1; 53/1, 58/9,
63. hükmü uyarınca mahkumiyet kararının kaldırılarak
TCK"nın 314/2, 3713; TMK"nın 5/1; TCK"nın 62, 53/1,
58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 04.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.