Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/3586 Esas 2019/14676 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3586
Karar No: 2019/14676
Karar Tarihi: 08.07.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/3586 Esas 2019/14676 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmiş ve yüksek mahkemece incelenmiştir. Sanığın kardeşini kül tablası fırlatmak suretiyle yaraladığı olayda, sanığın eyleminin doğrudan kastla işlendiği tespit edilmiş ancak mahkeme yanıltıcı gerekçelerle hüküm vermiştir. Ayrıca, mağdurun yaralanmasının yüzde sabit iz niteliğinde olduğuna dair verilen adli raporun, olay tarihinden en az 6 ay sonra yapılması gerektiği, bu nedenle mağdurun tüm raporları ve tedavi evraklarıyla birlikte en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne sevk edilerek kesin rapor alınması gerektiği belirtilmiştir. Bu eksiklik nedeniyle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, TCK'nin doğrudan kast hükümleri (madde 22-23) ve CMUK'nun 321. maddesi anılmıştır.
3. Ceza Dairesi         2019/3586 E.  ,  2019/14676 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Düşme

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1) Suç tarihinde kardeşi olan olan mağdur ile aynı evde yaşayan sanığın, kanepede uzandığı esnada kardeşlerinin gürültü yapması nedeniyle aralarında çıkan tartışma sırasında mağdur kardeşi ..."ye kül tablası fırlatmak sureti ile yaraladığı olayda, sanığın eylemini doğrudan kastla işlediğinin tüm dosya kapsamından anlaşılması karşısında, sanık hakkında doğrudan kast hükümlerinin uygulanması gerekirken, suç vasfının tayininde hataya düşülerek, isabetsiz gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    2)Adli Tıp kriterlerine göre yaralanmanın yüzde sabit ize neden olup olmadığının tespit edilebilmesi için muayenenin olaydan en az 6 ay geçtikten sonra yapılması gerektiği, mağdurun yaralanmasının yüzünde sabit iz niteliğinde olduğuna dair... Devlet Hastanesi genel cerrahi uzmanınca verilen 17.03.2015 tarihli adli raporun ise; olay tarihinin üzerinden 6 ay geçmeden yapılan muayene sonucu düzenlendiği anlaşıldığından, mağdurun tüm raporları ve tedavi evrakları ile birlikte en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne sevkedilip, yaralanmasının yüzde sabit ize neden olup olmadığı ve TCK’nin 86 ve 87. maddelerindeki ölçütlere göre yaralanmasının niteliği konusunda duraksamaya yer vermeyecek şekilde kesin raporunun alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, 08.07.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.